Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2011/8251 E. 2011/9911 K. 27.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/8251
KARAR NO : 2011/9911
KARAR TARİHİ : 27.10.2011

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı 3.kişi vekili, dava konusu 33 VBM 24 plakalı aracı 16.12.2009 günü saat 10:16’da noter satış sözleşmesiyle borçludan satın alındığını aynı gün saat 16:55’de aracın trafik kaydı üzerine davalı alacaklı belediye tarafından 6183 sayılı yasa hükümleri uyarınca haciz şerhi konulduğunu ileri sürerek haczin kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı alacaklı belediye vekili, borçlu hakkında 6183 sayılı Yasa hükümleri uyarınca icra takibi yaptıklarını, dava konusu araç üzerine 16.12.2009 tarihinde haciz konulduğunu, müvekkilinin aracın aynı gün satıldığını bilebilecek durumda olmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Davalı borçlu aracı 23.9.2009 tarihinde haricen galeriye sattığını, galerinin de 16.12.2009 tarihli noter satış sözleşmesi ile davacıya sattığını beyan etmiştir.
Mahkemece, aracın noter satış sözleşmesiyle 16.12.2009 günü saat 10:16 ‘da satın alındığı, haczin de aynı gün saat 16:55’de konulduğu, davacının mülkiyeti iyi niyetle satışla kazandığı, tescilin idari bir işlem olduğu gerekçeleriyle davanın kabulüne ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı 3.kişi,davalı Erdemli Belediye Başkanlığı’nın borçlusu hakkında 6183 sayılı yasaya göre yaptığı takip sırasında mülkiyeti kendisine ait dava konusu araç üzerine konulan haczin kaldırılmasını istemiştir. Bu yönüyle uyuşmazlık 6183 sayılı Yasa’nın 66. vd. Maddelerine dayalı 3. Kişinin istihkak davasına ilişkindir.
6183 sayılı yasaya göre yapılan icra takiplerine dayalı istihkak davalarının aynı yasanın 68. maddesi hükmü gereği dava değerine göre Sulh Hukuk veya Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülmesi gerekir. Görev konusu kamu düzenine ilişkin olduğundan hakimin bu hususu yargılamanın her aşamasında re’sen gözönünde bulundurması zorunludur. Şu durumda, İcra Mahkemesince görevsizlik kararı verilerek davada gösterilen değere göre (mahcuz malın değeri ile alacak değerinden hangisi daha az ise o değere göre) dosyanın görevli Asliye veya Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesi gerekirken davanın esasının incelenerek kabulü kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı alacaklıya geri verilmesine 27.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.