YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/4409
KARAR NO : 2011/4351
KARAR TARİHİ : 05.05.2011
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar … ve … vekillerince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 8.3.2011 Salı günü davacı vekili Avukat … geldi. Davalılar tarafından gelen omadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekili dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle iade edilen dosya ikmal edildikten sonra tekrar gelmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili davalılardan …’in müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait taşınmazı diğer davalılar … ve …’e sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep etmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece ivazlar arasında fahiş fark bulunması nedeniyle davanın kabulüne, yapılan tasarrufun iptaline ve taşınmazın … adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar … ve … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davalılar … ve …’in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, İİK’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Aynı yasanın 283/1 maddesi uyarınca iptal kararı verildiği takdirde davacı alacaklı tasarruf konusu mal veya hak üzerinde cebri icra yolu ile hakkını alma yetkisini elde eder ve dava konusu ta-
şınmaz ise davalı üçüncü şahıs üzerindeki tapu kaydının düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir. Bu nedenle mahkemece davanın kabulüne karar verilince tasarrufun iptaline, ve davacı alacaklıya icra takip dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olarak dava konusu taşınmazın üzerinde haciz ve satış isteme yetkisi verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere taşınmazın davalı … adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiş ise de bu yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, HUMK.nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Davalılar… ve …’in yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasının ikinci bendinin sonundaki “taşınmazın satış işlemi önceki hali ile … adına tapuya kayıt ve tesciline” tümcesinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “davacı alacaklıya davaya konu taşınmaz üzerinde Ankara 27. icra müdürlüğünün 2004/6497 sayılı takip dosyasındaki asıl alacak ve ferileri ile sınırlı olarak haciz ve satış yetkisi tanınmasına” tümcesinin eklenerek hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA ve duruşmada vekille temsil olunmayan davalılar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar … ve …’e geri verilmesine 5.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.