Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2011/11946 E. 2012/4771 K. 17.04.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/11946
KARAR NO : 2012/4771
KARAR TARİHİ : 17.04.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın konusuz kaldığına dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davalı borçlu …’in alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla eşi davalı …’e muvazaalı borç senedi vererek hakkındaki icra takibine itiraz etmediğini ve maaşına haciz konulduğunu belirterek muvazaalı borç ikrarı nedeniyle Ankara 8.İcra Müdürlüğünün 2003/6525 takip dosyasından borçlunun maaşına haciz konulmasına ilişkin tasarrufun iptali ile davalı … … tarafından tahsil edilen tutarın tazminat olarak tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalılar vekili,dava konusu haczin kaldırıldığını, davacının haczinin 1.sıraya yükseldiğini belirterek davanın konusuz kaldığını savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre, dava konusu haczin 13.5.2011 tarihinde kalkmış olması nedeniyle dava konusuz kaldığından karar verilmesine yerolmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yerolmadığına karar verilmesi halinde yargılama gideri davanın açılmasına neden olan tarafa yükletilir. Somut olayda iptali istenen tasarrufa konu takip dosyasındaki haciz dava açıldıktan sonra 13.5.2011 tarihinde kaldırılmış olmakla davanın konusuz kaldığı bu nedenle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yerolmadığına ilişkin karar doğru olmakla birlikte yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesi dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun düşmemektedir. Davacının takip konusu yaptığı alacak, davacı ile davalı borçlu arasında yapılmış 30.10.1997 tarihli boşanma protokolü gereğince davalı borçlunun müşterek çocuk Sevim’in eğitim giderlerini ödememesi nedeniyle davacı tarafından açılan ve kabul edilen Ankara 5.Aile Mahkemesinin 2005/596 E-2005/1341 K sayılı ilamına dayalıdır. İptali istenen Ankara 8.İcra Müdürlüğünün 2003/6525 takip sayılı dosyasındaki alacak ise Ankara 19.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/332E- 2010/194 K.sayılı ilamında belirtildiği gibi davalılar arasındaki 6.11.2003 tarihli boşanma protokolü gereğince davalıların müşterek çocuğu …’in bakım ve eğitim giderlerinin karşılanması için davalı …’in diğer davalı …’e 8.000 TL nakit ve 15.11.2003 vade tarihli 42.000 TL bedelli senet verilmesini ilişkin protokol gereği verildiği anlaşılmaktadır. Davalılar 16.6.2000 tarihinde evlenmişler,bu evlilikten 23.3.2003 tarihli Çağlasu olmuş 6.11.2003 tarihinde boşanmışlar, 16.3.2004 tarihinde yeniden evlenmişler, halen evlidirler. İptali istenen tasarrufa konu Ankara 8.İcra müdürlüğünün 2003/6525 sayılı takip dosyasındaki 20.10.2003 tanzim 15.11.2003 vadeli 42.000TL miktarı bonoyla ilgili olarak davalı … tarafından davalı … aleyhine yapılan takibin ve maaş hacinin tarafların evli olmasına, müşterek çocuk Çağlasu’nun masraflarının babası davalı … tarafından karşılanmasına (aksi iddia ve ispatlanmadığından) rağmen tasarrufun iptali davası açıldığı tarihte devam ediyor olması,maaş haczinin dava açıldıktan sonra kaldırılması gibi maddi ve hukuki olgular birlikte değerlendirildiğinde yapılan takibin ve maaş haczinin muvazaalı olduğu, tarafların evlenmesi nedeniyle takip konusu alacak-borç ilişkisinin artık gerçek bir alacak-borç ilişkisi vasfını yitirdiği dolayısıyla davanın açılmasına davalıların neden olduğu anlaşıldığından harç,yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekirken davalının yaptığı maaş haczinin davacının yapmış olduğu hacizden daha önce olduğu gerekçesiyle harç,vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacıdan tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 17.4.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.