YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/1044
KARAR NO : 2011/6829
KARAR TARİHİ : 30.06.2011
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili şirkete kasko sigortalı araçta meydana gelen 1.493 TL hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini, davalı tarafın olayda %100 kusurlu olduğunu belirterek bu meblağın ödeme tarihinden işleyecek reeskont faizi ile davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı … vekili, kazaya karışan aracın müvekkili tarafından 14.10.2006 olay tarihinden önce Malatya 2. noterliğinin 23.8.2004 tarih 19657 yevmiye nolu satış sözleşmesi ile dava dışı ….,’e satıldığını, müvekkilinin işleten sıfatının ve sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davalı … hakkındaki davanın husumet nedeniyle davalı … hakkındaki davanın olayda kusuru bulunmadığından esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, TTK.nın 1301.maddesine dayalı olarak açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
2918 sayılı KTK.nın 85 ve 86 maddlerinin açık hükmü uyarınca, motorlu aracın işletilmesi bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, işleten kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir 3. kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur. Trafik yasasıyla düzenlenen sorumluluk bir tehlike sorumluluğudur, teknik arıza ise beklenmeyen hal olup tehlike sorumluluğu uyarınca zarardan sorumlu tutulan araç sahibi yararına sorumluluktan kurtulma ya da tazminattan indirim nedeni olmaz. Lastik patlaması not çıkması frenlerin tutmaması gibi araçtaki teknik arızalar araç sahibinin ya da eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusurlarından ileri gelmediği takdirde umulmayan hal sayılır. Bu durum mücbir sebep değildir ve sorumluluğu ortadan kaldırmaz. Yargıtay’ın kökleşmiş içtihatlarına göre teknik arızalar çoğu kez aracın periyodik bakımının gereği gibi yapılmamış olmasından kaynaklanır ki bu da araç sahibi ya da eylemlerinden sorumlu olduğu kişi yönünden kusur oluşturur. Mücbir sebep sayılmayan teknik arızalar toplumda yarattığı devamlı tehlike alanı ve doğuracağı ağır zararlar nedeniyle işletenin aracın bakımından dolayı göstermesi gereken özen objektif özeni aşar nitelikte olmalıdır. Bu nedenle işleten ya da eylemlerinden sorumlu tutulduğu araç sürücüsü gibi kimselerin aracı 3.kişilere zarar vermeyecek şekilde ihtimamla kontrol ve bakım altında tutmaları gerekir. Teknik arıza önlenememişse, işletmede bir eksiklik hata,bozukluk ve düzensizlik var demektir.
Somut olayda kaza tesbit tutanağında; davalı taraf aracının arka sol lastiğinin patlaması sonucu direksiyon hakimiyetini kaybedip savrularak önce gidişe göre yolun sağındaki demir bariyere çarptıktan sonra yeniden savrulup yön değiştirerek geri geri gidip arıza şeridinde kısa süre geçici olarak duran davacıya sigortalı araca çaptığını belirtmiştir. Hükme esas alınan raporlarda araç sürücülerinin kusurunun bulunmadığı dava konusu kazanın davalı taraf aracının sol arka lastiğinin patlamasından kaynaklandığı başka bir anlatımla teknik arızanın olay üzerinde %100 oranında etkili olduğu tesbit edilmiştir. Davalı aracının olay tarihindeki işleteni dava dışı …., olup sürücüsü davalı …’dir. Olay tarihinde 8 yaşında olan davalı kamyonetinin periyodik bakım ve kontrollerinin yapıldığına dair davalı tarafça belge sunulmamıştır. Aracı sevk ve idare eden sürücüsü …’in aracın şöforümü yoksa işleten ile aynı soyismi taşıdıklarından aracı kendi nam ve hesabına kullanan kişi mi olduğu, işletenle aralarındaki akrabalık ilişkisinin derecesi araç lastiğinin hangi tarihte alındığı sürücünün devamlı aynı aracı kullanan kişi olup olmadığı, aracı ne zamandır kullandığı, lastik konusunda işleteni uyarıp uyarmadığı bakım eksikliği nedeniyle sürücünün kusurunun bulunup bulunmadığı gibi hususlar araştırılmamıştır. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
Bu durumda mahkemece, davalı taraftan varsa; aracın periyodik bakım ve onarımına ilişkin belgelerin ibrazının istenilmesi, daha sonra yukarıda belirtilen hususların araştırılması ve İTÜ’den seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi kurulundan kusur yönünden rapor aldırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde; davalı sürücünün kusursuz olduğu kazanın teknik arıza nedeniyle meydana geldiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı …Ş vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı … şirketine geri verilmesine 30.6.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.