Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2011/10031 E. 2012/5912 K. 08.05.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/10031
KARAR NO : 2012/5912
KARAR TARİHİ : 08.05.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar … ve … Oto San. Tic. Ltd. Şti vekilince istenmiş, davalı … Oto San. Tic. Ltd. Şti duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 8.5.2012 Salı günü davacı ve davalılar …, … Sigorta AŞ., … ve … tarafından gelen olmadı. Davalı … Oto San. Tic. Ltd. Şti. vekili Avukat … geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı … Oto San. Tic. AŞ vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davalı taraflara ait araç sürücülerinin kusurlu hareketi ile meydana gelen kazada davacının yaralandığını açıklayıp, fazlaya dair haklarını saklı tutarak 23.159 TL iş göremezlik ve 10.000 TL manevi tazminatı kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen (davalı … şirketi sadece maddi tazminattan poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olarak) tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kısmen kabulü ile, 23.159 TL maddi ve 8.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … şirketi sadece maddi tazminattan ve limit dahilinde
sorumlu olarak) tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı … ile davalı … Oto San. Tic. Ltd. Şti. vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı … vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı … Oto San. Tic. Ltd. Şti. vekilinin temyiz itirazına gelince, dava trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
7201 sayılı Tebligat yasasının 13.maddesi uyarınca, Hükmi şahıslar namına kendilerine tebliğ yapılacak kimseler her hangi bir sebeple mutat iş saatlerinde iş yerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamıyacak bir halde oldukları takdirde tebliğ, orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Davalı … Oto San. Tic. Ltd. Şti’ye dava dilekçesi ile duruşma gününün tebliğine ilişkin tebligatın bu yasal düzenlemeye uygun yapılmadığı anlaşılmıştır. Anayasanın 36., HMK 27 (HMUK 73) maddelerinde de açıklanan savunma hakkını kullanabilmesi için dava dilekçesinin Tebligat Yasası ve ilgili Tüzük hükümlerine uygun şekilde tebliğ edilmesi zorunludur. Kamu düzenine ilişkin bu yönün gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
3-Kabule göre de, Kazaya karışan … plakalı araç davalı … Oto San. Tic. Ltd. Şti’ye ait olup 36 ay süre ile … Özel Güvenlik Ltd Şti’ye kiralanmıştır. 2918 sayılı KTK.nun hükümlerine göre, trafik kaydı “işletenin” kesin olarak gösteren bir karine değilse de, onun kim olduğunu belirleyen güçlü bir kanıt niteliğindedir. Ancak, trafik kaydına rağmen işletenliğin 3. kişi üzerinde bulunmasını engelleyen bir yasa hükmü yoktur. Aynı yasanın 3. maddesinde, “İşleten: Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehin
gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak, ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.” şeklinde tanımlanmıştır. Aynı kanunun 85. maddesinde ise, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde, moturlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmüne yer verilmiştir.
Bu yasal düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, bu araçların sahipleri tarafından herhangi bir sebeple yararlanılmasının bir başka kimseye devir edilmesi halinde (çok kısa bir süre olmamak kaydıyla) artık üzerindeki fiili hakimiyeti kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının bulunmaması durumlarında, o aracı kaza sırasında fiili hakimiyeti altında bulunduran ve ondan ekonomik yönden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu tutulması gerekip, bunun sonucu olarak da araç malikinin sorumlu tutulmaması gerekecektir. Gerek doktrinde, gerekse Yargıtay’ın uygulamalarında, kiracının işleten sıfatının belirlenmesinde, kira sözleşmesinin uzun süreli olması, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma unsurlarının birlikte bulunması gerekmektedir.
Somut olayda, kazaya karışan … plakalı aracın davalı … Oto San. Tic. Ltd. Şti’ye ait olduğu, 36 ay süre ile … Özel Güvenlik Ltd. Şti’ye kiraya verildiği taraflar arasında tanzim edilen kira sözleşmesi ile kararlaştırılmış ve bu konudaki kira sözleşmesi sunulmuştur.
O halde mahkemece yapılacak iş; yukarıda açıklanan yasal düzenlemelerde göz önünde bulundurularak, davalı … Oto San. Tic. Ltd. Şti. aracını dava dışı … Özel Güvenlik Ltd. Şti’ne kiraladığına göre, taraflar arasında yapılan kira sözleşmesinin uzun süreli ve 3.kişileri bağlaya-
cak güçte bir kira sözleşmesi olup olmadığı, aracın teslim edilip edilmediği, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma olup olmadığı, kira sözleşmesinin ve kira bedelinin maliye ve vergi dairelerine bildirilip bildirilmediği, ibraz edilen sözleşme yükümlülüklerinin kim tarafından yerine getirildiği, gerektiğinde işleten ve kiracının varsa ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmak suretiyle kira sözleşmesinin, fatura, ruhsat, cari hesap hareketleri gibi yan delillerle desteklenip desteklenmediği, işletenlik sıfatının kimde bulunduğu, hususları tartışılarak varılacak uygun sonuca göre bir karar vermekten ibarettir.
SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … Oto San. Tic. Ltd. Şti. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 900.00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı … Oto San. Tic. AŞ’ye verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 1.387,00 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı …’den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı … oto San. Tic. Ltd. Şti’ne geri verilmesine 8.5.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.