Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2010/981 E. 2010/3402 K. 12.04.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/981
KARAR NO : 2010/3402
KARAR TARİHİ : 12.04.2010

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı, davanın konusu kalmadığından karar ittihazına yer olmadığını dair verilen hükmün, süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkili şirkete kasko sigortalı araca, davalıların malik, sürücü ve trafik sigortacısı oldukları aracın tam kusurlu çarpması sonucu hasara uğradığını belirterek, sigortalısına ödediği 27.400.00 TL’nın, ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar İsmail ve Fehmi vekili cevap dilekçesinde, dava konusu alacağın 12.400.00 TL’nın müvekkili İsmail tarafından, 15.000.00 TL’nın da davalı … tarafından davadan önce ödenerek ibraname alındığını ve davacıya borçlu bulunmadıklarını bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı Birlik Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde, trafik sigortası poliçe limiti olan 5.000.00 TL’nın davadan önce 07.04.2006 tarihinde davacıya ödendiğini bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre, davalı tarafça hasar bedeli davadan önce ödenmekle, davanın konusu kalmadığından karar ittihazına yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, TTK.’nun 1301. maddesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Davalı tarafça, dava açılmadan önce toplam 17.400.00 TL davacıya ödenmiş ve bu miktar yönünden davanın açılmasına sebebiyet verilmemiştir. Bu durumda mahkemece, davalılar yara-
rına 17.400.00 TL üzerinden A.A.Ü.T. uyarınca vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, alacağın tamamı üzerinden vekalet ücretine karar verilmesi doğru değil, bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün HUMK.nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm fıkrasının 4. bendindeki “3.040.00 TL” ibaresi hükümden çıkartılarak yerine “2.040.00 TL” ibaresinin yazılmasına ve hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 3,15 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 12.4.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.