Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2010/9354 E. 2010/11041 K. 14.12.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/9354
KARAR NO : 2010/11041
KARAR TARİHİ : 14.12.2010

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı üçüncü kişi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-
Davacı vekili, İstanbul 5.İcra Müdürlüğünün 2006/10606 Esas sayılı dosyasından, davacı 3.kişiye ait işyerindeki malların 07.02.2008 tarihinde haczedildiğini, İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan istihkak davasının kabulü ile söz konusu haczin kaldırılmasını talep etmiştir
Davalı alacaklı vekili, borçlunun alacaklılardan mal kaçırma amacı ile değişik şahıslara devir yaptığını ve davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı borçlu duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, borçlu şirket yetkilisi huzurunda başka hacizlerin yapıldığını ve halen ticaret sicilde borçlu adresi olarak haciz adresinin görüldüğünü, davacı tarafından sunulan belgelerin her zaman temini mümkün olduğundan bahisle davanın reddine ve alacaklı yararına haczedilin malın değeri üzerinden %40 oranında tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava 3.kişinin İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir.
1. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı 3.kişi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2010/9354-11041
2. İİK.’nun 97/3. maddesine göre “Takibin talikine karar verilirse, haksız çıktığı takdirde alacaklının muhtemel zararına (İİK.Md.97/13) karşı davacıdan 36. maddede gösterilen teminat alınır.” hükmü öngörülmüştür.Anılan madde gereğince mahkemece teminat alınarak takibin ertelenmesi kararı verilmişse, haczedilen mal veya hakka ilişkin takip işlemleri ertelenmiş sayılır. Ancak takip işlemlerinin ertelenmiş sayılması için, İİK.’nun 97/3. maddesi uyarınca alacaklının muhtemel zararı karşılığı 36. maddede gösterilen teminatın alınması zorunludur. İcra Mahkemesince takibin ertelenmesine karar vermiş olmasına karşın 3.kişiden teminat alınmasını kararlaştırmamış veya karar altına almış olsa bile bu teminat 3.kişi tarafından yatırılmamışsa, İcra Müdürlüğü takibe devam eder. Çünkü böyle bir durumda istihkak davası yüzünden alacağın tahsilinin geciktiğinden söz edilemez.
Somut olayda, mahkemece 14.02.2008 tarihinde teminat karşılığı takibin ertelenmesine karar verilmiş olduğu halde teminat yatırılmadığından takibin durmadığı, bu halde davacının %40 tazminatla sorumlu tutulmasına ilişkin İİK.’nun 97/13. maddesi koşullarının alacaklı yararına oluşmadığı anlaşılmıştır.Bu nedenle davacının tazminatla sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırıdır.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektir nitelikte görülmediğinden HUMK 438/7. maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı 3.kişi vekilinin yerinde görülmeyin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2.nolu bette açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasından 2.bendindeki” Dava konusu menkullerin haciz tutanağındaki değerinin %40’ı oranında tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine “ibaresinin çıkarılmasına hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1,55 TL kalan onama harcının temyiz eden davacı 3.kişiden alınmasına 14.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.