YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/9227
KARAR NO : 2011/2471
KARAR TARİHİ : 21.03.2011
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı üçüncü kişi vekili ve katılma yoluyla davalı (alacaklı) vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı (3.kişi) vekili, davalı alacaklı tarafından borçlular aleyhine Kayseri 4.İcra Müdürlüğünün 2009/6504 Esas sayılı dosyasından yapılan takipte, borçlu ile ilgisi bulunmayan müvekkiline ait menkullerin haczedildiğini, mahcuzların başka icra dosyasından müvekkilince alacağına mahsuben ihaleden satın alındığını ve borçlunun eşine kiraya verildiğini ileri sürerek, haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı (alacaklı) vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuş ve tazminata karar verilmesini istemiştir.
Davalı borçlular cevap vermemiştir.
Mahkemece, davacı tarafından mahcuzların kiraya verildiği bildirilen borçlu Murat’ın eşinin davacının kız kardeşi olduğu, davalı alacaklı bankanın alacağının doğum tarihinin daha önce olduğu, davacı tarafından aynı borçlunun borcundan dolayı ihalede satın alınan malların aynı gün borçlunun eşine kiralanmasının hayatın olağan akışına aykırı
olduğu, ihale ve kira sözleşmesinin muvazaaya dayalı bulunduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı (3.kişi) vekili ile katılma yoluyla davalı (alacaklı) vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı 3.kişi vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-)Davalı (alacaklı) vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir.
İİK.nun 97/13. maddesinde istihkak davası üzerine takibin talikine (durdurulmasına) karar verilip de sonuçta 3.kişinin açtığı dava reddolunduğu takdirde, alacaklının alacağından bu dava nedeniyle tahsili geciken miktarın yüzde kırkından aşağı olmamak üzere davacıdan tazminat alınmasına hükmolunacağı hükme bağlanmıştır.Somut olayda, mahkemece takibin talikine karar verilmiş ve İİK.nun 97/3. maddesi uyarınca, alacaklının muhtemel zararına karşılık olarak belirlenen ve 36. maddede gösterilen teminat yatırılarak takip durmuş olduğundan, 3.kişinin tutumu sonucu alacağın tahsilinin geciktiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, davanın reddi nedeniyle alacaklı yararına % 40 tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiş ise de bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirir nitelikte görülmediğinden, HUMK 438/7 .maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı 3.kişi vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının (3) nolu bendinden sonra gelmek üzere hüküm fıkrasına “Mahcuzların değeri olan 7.700,00 TL.nın % 40’ı oranındaki 3.080,00 TL. tazminatın davacı 3.kişiden alınarak davalı alacaklıya verilmesine” tümcesinin eklenmesine ve hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1,25 TL kalan onama harcının temyiz eden davacı 3.kişiden alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı (alacaklı)’ya geri verilmesine 21.3.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.