YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/8714
KARAR NO : 2011/2561
KARAR TARİHİ : 22.03.2011
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili,müvekkiline ait aracın davalı şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, aracın meydana gelen tek taraflı kazada ağır hasar gördüğünü, araç bedelinin sigortalıya ödenmediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 20.000 TL tazminatın kaza tarihinden işleyecek reeskont faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacıya ait aracın kasko sigortası yapılmadan önce hasarlı olduğunu, haksız kazanç sağlamak için sigorta yaptırıldığını, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile; 12.000 TL tazminatın 15.5.2006 tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kasko sigortası sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Mal sigortası türünden olan kasko sigorta sözleşmeleri gerek kuruluşlarında, gerek devamı sırasında ve gerekse rizikonun gerçekleşmesi aşamasındaki ihbar yükümlülükleri bakımından iyiniyet esasına dayalı sözleşme türlerindendir.
Kasko Sigortası Genel Şartlarının A/1 maddesine göre, gerek hareket gerekse durma halinde iken sigortalının veya aracı kullananın iradesi dışında araca ani ve harici etkiler neticesinde sabit veya hareketle bir cismin çarpması veya aracın böyle bir cisme çarpması, müsademesi, devrilmesi, düş
mesi, yuvarlanması gibi kazalar ile üçüncü kişilerin kötüniyet ve müziplikle yaptıkları hareketler, aracın yanması, çalınması veya çalınmaya teşebbüs sonucu oluşan maddi zararların bu tür sigortanın teminat kapsamında olduğu anlaşılmaktadır.
Diğer taraftan, TTK. 1282. maddesi uyarınca, sigortacı, geçerli bir sigorta ilişkisi kurulduktan sonra oluşan rizikolardan sorumlu olduğu gibi aynı Yasanın 1281. maddesi hükmüne göre, kural olarak rizikonun teminat dışında kaldığına ilişkin iddianın sigortacı tarafından kanıtlanması gerekmektedir. Olayın sigortalının ihbar ettiği şekilde değil de, sigortacının iddia ettiği şekilde gerçekleşmesi halinde ise, bu oluş şeklinin Kasko Sigortası Genel Şartlarının A.5.maddesinde sayılan teminat dışında kalan hallerden olması gerekmektedir.
İlkeler yukarıda anlatılan şekilde olmakla birlikte, sigortalı, Kasko Poliçesi Genel Şartlarının B.1.5 maddesi ve TTK. 1292/3. maddesi uyarınca rizikonun gerçekleştiğine dair doğru ihbar mükellefiyetini kasten yerine getirmez veya iyiniyet kurallarına açıkça aykırı şekilde sigorta teminatı dışında kalan bir hususu sanki bu oluşan riziko teminat içinde kalmış gibi ihbar edildiği somut delillerle kanıtlanılırsa, ispat külfeti yer değiştirip sigortalıya geçer.
Davalı … şirketi davacıya ait aracın daha önce kaza geçirdiğini pertotal olarak davacı tarafından satın alındığını ve araç onarılmadan davalıya sigortalatıldığını savunmuştur.Dosya içindeki belgelere göre aracın 4.4.2005 tarihinde …Sigorta A.Ş.’ne sigortalı olduğu ve meydana gelen kazada ağır hasar gördüğü davacı tarafından hasarlı olarak sigorta şirketinden satın alındığı anlaşılmıştır. Davacı aracı satın aldıktan sonra Axa oyak sigorta şirketine kasko sigortası yaptırmış, 29.11.2005 tarihinde meydana gelen kaza da hasarlanmış, sigorta şirketinin hasar bedelinin ödememesi üzerine Kadıköy 1 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2006/202E sayılı dosyası ile… sigorta A.Ş’ne karşı dava açmıştır.
HUMK.nun 275. ve devamı maddeleri gereğince çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde konusunda uzman bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verilir, hükmüne yer verildiğinden mahkemece davalının savunmalarına göre bilirkişilerden rapor alınmış ise de bilirkişi heyetinde
hasar konusunda uzman bilirkişi bulunmadığından alınan rapor hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir.
Davalı taraf, aracın daha önce hasara uğradığını ve onarılmadan yeniden kasko sigortası yaptırıldığını iddia ettiğine göre, mahkemece, Axa Oyak sigorta A.Ş. tarafından 29.11.2005 tarihinde meydana gelen kaza ile ilgili açılmış hasar dosyası, araç fotoğrafları, ekspertiz raporu, Kadıköy 1 Asliye Ticaret Mahkemesi 2006/202 E. Sayılı dosyası getirilerek 4.4.2005, 29.11.2005 ve 19.3.2006 tarihinde meydana gelen hasarların aynı olup olmadığının tespiti için hasar konusunda uzman İTÜ veya Karayolları Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek bilirkişi kurulundan ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilemesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 22.3.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.