Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2010/7798 E. 2011/3034 K. 04.04.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/7798
KARAR NO : 2011/3034
KARAR TARİHİ : 04.04.2011

MAHKEMESİ : İskenderun Asliye 1. Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufuun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davalı borçlu… İnş. Mak. Elk. San. Tic. Ltd. Şti aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu alacaklarını davalı …’ye temlik etmesine ilişkin tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı Şirket vekili davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı … vekili ise davalı borçlunun kendi vergi borçlarını ödetmek için davayı kabul ettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalıların defterlerinde temlik dayanağı bir ilişkinin bulunmadığı, davalı borçlu temsilcisinin muvazaayı kabul ettiği ve tasarrufun amme alacağını karşılıksız bırakmaya yönelik olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalılar arasında temlik dayanağı olacak bir ilişkinin tespit edilememesine, davalı borçlu şirket yetkilisi tarafından verilen dilekçe ve mahkemedeki beyanlardan da temlikin amme alacağının tahsiline imkan bırakmamaya yönelik olduğunun belirlenmesine ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davalı … vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava dilekçesinde 09/10/2008 tarihi itibariyle vadesi gelmiş amme alacağının miktarı 170.639 YTL olarak gösterilmiştir. Yargılama sırasında Hatay Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 23/03/2009 tarihli yazısına göre davalı Şirket’in vergi borçlarının Aralık 2008 itibariyle 18 ay süreyle tecil ve taksitlendirildiği ve davalı Şirket’in 173.723 TL borcunun 84.102 TL miktarının ödendiği kalan 89.620 TL’nin vadelerinin gelmediği belirtilmiştir. Buna göre davalı borçlu Şirket’in yaptığı taksitlendirmenin aksatılıp aksatılmadığı araştırılarak şayet anlaşmanın bozulduğu ve iptal yönünde karar verilmesi kanaatine varılırsa bu amme alacağının miktarı da hükümde açık olarak yazılmalıdır. Yazılı olduğu şekilde ve infazda tereddüt yaratacak biçimde “amme alacağı ve ferilerini geçmemek” üzere şeklinde karar verilmesi isabetli değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davalı … vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı …’e geri verilmesine 04.04.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.