YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/6733
KARAR NO : 2011/4324
KARAR TARİHİ : 05.05.2011
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki istihkak iddiasının reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı (üçüncü kişi) vekili, Çorlu 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/6 sayılı takip dosyasında yazılan talimat uyarınca, … 7. İcra Müdürlüğü’nün 2008/3718 Talimat sayılı dosyasında yapılan 18.07.2008 günlü hacze konu iki adet araca yönelik ileri sürülen istihkak iddiasının yerinde olmadığını, davalı üçüncü kişi şirketin takibe dayanak kaza tarihinden sonra alacaklıdan mal kaçırmak için kurulduğunu belirterek davanın kabulü ile istihkak iddiasının reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı (üçüncü kişi … … A.Ş.) vekili, dava konusu haczin üçüncü kişi şirketin ticaret sicilde kayıtlı faaliyet adresinde yapılarak satış reyonunda bulunan iki adet motosikletin haczedildiğini, bunların yurt dışından ithal edilip fatura karşılığında davalı şirkete satılmış araçlar olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı (üçüncü kişi şirket yetkilisi) …, istihkak iddiasının yetkilisi bulunduğu şirket adına yapıldığını, kendisine şahsi olarak husumet yöneltilmeyeceğini, borçlunun babası olması nedeni ile kasıtlı olarak kendisini davalı olarak gösterdiklerini belirterek kendisine karşı açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı (borçlu), usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı gibi cevap da vermemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre: “üçüncü kişinin borçlu şirketin eski ortağı olduğu, yeni kurulan şirkette de divan toplantısında görevlendirildiği“ gerekçesi ile davanın kabulü ile istihkak iddiasının reddine karar verilmiş; hüküm, davalı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, alacaklının İİK’nun 99. maddesi uyarınca açtığı “istihkak iddiasının reddi” davası niteliğindedir.
Takibe dayanak borç, davalı …’in karıştığı trafik kazasından kaynaklanan tazminat alacağına ilişkin olup, buna ilişkin ilamda üçüncü kişi şirketi bağlayan bir hüküm de yoktur.
Öte yandan, TTK’nun 145. maddesi gereğince ticari şirketlerin ortaklarından ayrı ve bağımsız bir tüzel kişiliği olduğundan, malları, alacakları, hakları ortaklar değil şirket tüzel kişiliğine aittir. Bu nedenle takip alacaklısı ortağın kişisel borcundan ötürü kural olarak şirket mal varlığına gidemeyecektir. Bununla birlikte ortağın kişisel mal varlığı yoksa ya da alacağın tamamı buradan tahsil edilemiyorsa, kanunda sayılan sınırlı hallerde şirket değerlerine başvurulması mümkündür.
Somut olayda kanunda sayılan istisnai hallerden hiçbirisi gerçekleşmemiştir ve şirket ortağının kişisel borcu nedeni ile doğrudan şirket malvarlığına gidilerek haciz uygulanmıştır. Davanın reddi ile istihkak iddiasının kabulü gerekirken oluşa ve dosya içeriğine uygun düşmeyen gerekçe ile yazılı biçimde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı üçüncü kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı 3.kişiye geri verilmesine 5.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.