Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2010/6556 E. 2011/894 K. 07.02.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/6556
KARAR NO : 2011/894
KARAR TARİHİ : 07.02.2011

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili, davalı … vekili ve davalı … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlular …ve … aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak mal bulunamadığını ileri sürerek borçluların, dava konusu taşınmazdaki hisselerini davalı …’e onun da taşınmazı diğer davalı …’ya satışına ilişkin tasarrufların iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili ve … vekili davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalı borçlular usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara gelmemiş ve davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, taşınmazın ilk devri sırasında satış bedeli ile gerçek değeri arasında fahiş fark bulunduğu gerekçesi ile davalı …’e yapılan ilk tasarrufların iptaline ancak bu davalı tarafından taşınmazın …’ya satışında adı geçenin kötüniyetli olmadığı gerekçesi ile davanın davalı … için bedele dönüştüğü nazara alınarak bu davalının elden çıkardığı tarihteki bedel ile sorumlu tutulmasına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili, davalı … vekili ve davalı … tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalı …’e yapılan satışlarda edimler arasında aşırı fark bulunmasına, İİK’nın 278/2 maddesinde edimler arasındaki aşırı farkın bağışlama hükmünde sayılıp yapılan tasarrufun iptale tabi olduğunun öngörülmesine, 3. kişi tarafından taşınmazın tasarruf tarihindeki bilirkişilerce belirlenen gerçek değerinin ödendiğinin yasal ve inandırıcı delillerle kanıtlanamamasına,
edimler arasında fahiş farkın bulunduğu hallerde 3. kişinin iyi niyet iddiasının dinlenemeyeceğine öte yandan bu davalıya yapılan satışların, borçlulardan olan alacağa mahsuben gerçekleştirilmesine ve bu durumun İİK’nın 279/2 maddesinde iptal nedeni olarak öngörülmesine buna ilaveten davalı … ile borçluların ortak oldukları şirket arasındaki ticari ilişkilerden dolayı borçluların, alacaklıdan mal kaçırma ya da alacaklısını zarara uğratma kastının davalı … tarafından bilinebilecek durumda olmasına (İİK.m.280/I), dava konusu taşınmazın borçludan satın alınması sırasında bu taşınmaz üzerinde bulunan eski binanın bilirkişi raporunda gösterilen 2001 yılı bedelinden daha düşük değerli bir bina olduğunu gösteren bir belge ibraz edilmemesine, davanın bedele dönüşmesi için davacı tarafça bir talepte bulunulmasının da zorunlu bulunmamasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davalı … vekili ile davalı …’in temyiz itirazlarının, 4. kişi durumunda bulunan davalı …’nın taşınmazı satın alması sırasında oluşan bedel farkının bu davalı için tek başına iptal nedeni sayılmamasına ve adı geçen davalının taşınmazı satın alırken borçlunun alacaklısından mal kaçırma ya da alacaklısını zarara uğratma kastını bildiğinin iddia ve ispat edilememesine göre de davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 143/5.maddesi gereğince davacıdan harç alınmamasına, aşağıda dökümü yazılı 1.750,70 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar … Hüseyin ve …’dan alınmasına 7.2.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.