Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2010/6425 E. 2011/507 K. 27.01.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/6425
KARAR NO : 2011/507
KARAR TARİHİ : 27.01.2011

Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı alacaklı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

2004 Sayılı İcra ve İflas Kanununun 4949 sayılı Yasanın 101. maddesiyle değişik 363. maddesi hükmüne göre; Yasa’nın yürürlüğe girdiği 30.7.2003 tarihinden sonra icra mahkemelerince verilecek kararların temyiz edilebilmesi için, temyize konu dava değerinin 2.000.000.000 TL.’yi geçmesi gerekir.
İİK’na 4949 sayılı Yasa’nın 102. maddesiyle eklenen Ek 1. madde uyarınca da; bu parasal sınır, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesi uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerlendirme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların (on milyon TL) 10.00 TL ‘yi aşmayan kısımları dikkate alınmaz.
2008 yılında bu parasal sınır 3.600,00 TL. olarak uygulanmıştır. Öte yandan 20.11.2007 gün ve 27060 sayılı Resmi Gazetede ilan edilen Maliye Bakanlığı’na ait 387 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde, 2008 yılı için belirlenen yeniden değerlendirme oranı % 12 olarak öngörülmüştür. Buna göre, 2009 yılında icra mahkemelerince istihkak davaları sonucunda verilecek kararların temyiz edilebilmesi için, temyize konu dava değerinin 4.030,00 TL.’sini geçmesi gerekir. Somut olayda, davacılar farklı mahcuzlar için istihkak iddiasında bulunarak ayrı davalar açmış, aradaki bağlantı nedeni ile tüm dosyalar birleştirilerek yargılamaya devam edilmiştir.Bu nedenle dava değeri her bir üçüncü kişinin istihkak iddiası açısından ayrı ayrı belirlenmelidir. Buna göre;dava değeri davacı … açısından 2.000,00.-TL ve diğer davacılar yönünden ise ayrı ayrı 1.000,00.-TL’sıdır.
Bu durumda hüküm, her bir birleşen dosya açısından kesin nitelik taşıdığından temyiz dilekçesinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıdaki nedenlerle İİK’nun 363, 365/3 Eki 1. maddeleri uyarınca davalı alacaklı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı alacaklıya geri verilmesine 27.01.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.