YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/5638
KARAR NO : 2010/11030
KARAR TARİHİ : 14.12.2010
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki istihkak iddiasının reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı üçüncü kişi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı alacaklı vekili, Manavgat 1.İcra Müdürlüğünün 2009/2407 Esas sayılı dosyasından, 04.08.2009 tarihinde yapılan haciz sırasında, davalı 3.kişinin istihkak iddiasında bulunduğunu, belirterek İİK’nun 99.maddesi gereğince 3.kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı 3.kişi vekili, haciz adresinin boş olarak kiralandığını borçlu ile bir ilgisinin olmadığını ve haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, alacaklının delil olarak sunduğu takip dosyasında, 31.07.2009 tarihinde aynı adreste yapılan haciz sırasında borçlunun hazır olduğu, mahalde borçlu adına faturaların bulunduğu ve … tarafından lehine istihkak iddiasında bulunduğu ,4 gün sonra bu davanın konusu olan haciz yapılırken bu kez …’nun eşi davacı 3.kişi tarafından lehine istihkak iddiasında bulunulmasının yaşam deneyimlerine aykırı olduğu ve danışıklılığı gösterdiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş: hüküm, davalı 3.kişi vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, alacaklının İİK’nun 99. maddesine dayalı olarak açtığı istihkak iddiasının reddine ilişkindir.
1. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı 3.kişi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2010/5638
2010/11030
2.Alacaklı tarafından İİK’nun 99.maddesine göre açılan davalarda yasada tazminat konusunda bir düzenleme yapılmamış olmasına karşın İİK’nun 97/13 maddesindeki hükmün kıyasen uygulanacağı dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir. İİK’nun 97.maddesinin 10,11,12 ve 16.fıkra hükümleri sadece 3.kişi tarafından açılacak istihkak davalarında değil alacaklının İİK’nun 99. Maddesine göre açtığı istihkak davalarına da uygulanır. Alacaklı yararına %40 tazminatı düzenleyen İİK’nun 97/13 maddesi hükmü de bu nitelikte olup anılan madde koşulları mevcut ise tazminata hükmedilmelidir.
Somut olayda, İİK’nun 97/13 maddesinde öngörüldüğü şekilde bu dava nedeniyle takibin ertelenmesine veya ihtiyati tedbir yolu ile icra takibinin durdurulduğuna ilişkin hiçbir kanıt bulunmamaktadır. Bu durumda bu dava nedeniyle 3.kişinin tutumu sonucu alacağın tahsilinin geciktiğinden söz edilemeyeceğinden davacı alacaklı yararına %40 tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirir nitelikte görülmediğinden HUMK 438/7.maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenle davalı 3.kişi vekilinin yerinde görülmeyin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2.nolu bette açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 2.bendinde yer alan “Davacının tazminat talebinin kabulü ile, hacze konu malların %40 oranındaki 6.000,00TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine “ibaresinin çıkarılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 284,00 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı 3.kişiden alınmasına 14.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.