YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/3225
KARAR NO : 2010/5488
KARAR TARİHİ : 14.06.2010
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalı tarafa ait araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile meydana gelen kazada desteklerinin öldüğünü açıklayıp, fazlaya dair haklarını saklı tutarak davacı anne ve baba için 5.000’er TL destek ve 60.000 TL manevi tazminatın, ölen içinde 5.000 TL destek tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davacılar vekili ıslah ile ölen için talepleri bulunmadığını ve ölen yönünden davanın açılmamış sayılmasını istediklerini beyan etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davacıların ölen çocukları maktül … için açılan maddi tazminat davasının açılmamış sayılmasına,davacıların maddi ve manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile, davacı baba Mevlüt ve anne Necla için 5.000’er TL destekten yoksun kalma tazminatının ve davacılar için 55.000 TL manevi tazminatın davalılardan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı … ve davalı … vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekili dava dilekçesi ile, davalı … şirketinden de manevi tazminat talep etmiştir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanun’unun 92. maddesinin (f) bendi ile Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarının A.3.maddesinin (e) bendi gereği manevi tazminat poliçe kapsamı dışında olduğundan davalı … hakkındaki bu talebin açıkça reddi ile AAÜT hükümlerine uygun olarak kendini vekil ile temsil ettiren davalı … lehine avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken bu konuda olumlu yada olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiştir.
3-Davacılar vekili tarafından hangi davacı için ne miktarda olduğu açıklanmadan 60.000 TL manevi tazminat talep edilmiş, Mahkemece manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 55.000 TL nin tahsiline karar verilmiştir. Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri gözönüne alarak hükmedeceği manevi tazminatın adalete uygun olması, zenginleşme aracı olmaması, özendirici nitelikte bulunmaması gerekir. Tazminatın amacı zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmaktır. Somut olayda, tarafların kusur oranı, davacıların ve ölenin yaşları, ekonomik sosyal durumları, duyulan acı gibi nedenler dikkate alındığında, davacılar için hükmedilen manevi tazminat miktarı yüksek düzeyde olup, hangi davacı için ne miktarda olduğu da açıklanarak hükmedilen 55.000 TL manevi tazminattan bir miktar indirim yapılarak karar verilmesi gerekmektedir.
4-Ölen destek için olan maddi tazminat istemine ilişkin davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olmasına rağmen AAÜT hükümlerine uygun olarak kendini vekil ile temsil ettiren davalı … lehine avukatlık ücretine hükmedilmemesi isabetli değildir.
SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin, 3 ve 4 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı … ile …’e geri verilmesine 14.6.2010 günü oybirliği ile karar verildi.