Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2010/12344 E. 2011/1006 K. 10.02.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/12344
KARAR NO : 2011/1006
KARAR TARİHİ : 10.02.2011

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili davalılardan …nin müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında rehnin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi yaptıklarını, rehinli aracın satıldığını, alacağın tamamının tahsil edilemediğini ve rehin açığı belgesi alarak diğer malları üzerine haciz talep edildiğini, ancak kendisine ait 884 ada 1 ve 21 sayılı parselleri diğer davalıya sattığını öne sürerek yapılan tasarrufların iptalini talep etmiştir.
Davalılar beyanda bulunmamışlardır.
Mahkemece 884 ada 1 nolu parselin satış bedeli ile gerçek değeri arasında fahiş fark bulunması nedeniyle bu taşınmaza yönelik davanın kabulüne, 884 ada 21 sayılı parselin ise davadan önce cebri icra yolu ile el değiştirmesi ve bedele dönüştürme isteğinin de bulunmaması nedeniyle bu taşınmaza ilişkin davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Bu tür davalar elinde kat’i (İİK.nun 143.md) yada geçici (İİK.nun 105.md) aciz belgesi bulunan alacaklılar tarafından açılabilir. Bu husus davanın görülebilme koşulu olup mahkemece re’sen (kendiliğinden) gözönüne alınması gerekir. Rehinin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takip sonucunda satış bedelinin
alacağı karşılamadığı için verilen rehin açığı belgesi ise alacaklıya iptal davası açma hakkı değil, borçlunun diğer mallarını haczetme yetkisini verir. Bu nedenle rehin açığı belgesi aciz vesikası yerine geçmez. Ayrıca tasarrufa konu malı borçludan satın alan üçüncü kişi satın aldığı malı elinden çıkarmış olması halinde davacı davasını nakden tazmine dönüştürebilir. Bu hak alacaklıya yasaca tanınmış olduğundan ve ayrıca talep olmaksızın yasa gereği bedele dönüştüğünden açılan davanın nakden tazmin olarak sürdürülmesi gerekir. Somut olayda dava ve temyize konu 884 ada 21 sayılı parselin cebri icra yolu ile el değiştirmesi ve davacı tarafından davanın bedele çevrilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de davacının talebinin yasa uyarınca İİK.nun 283/II.maddesi hükmüne göre bedele dönüşmesi gerektiğinden yargılamaya devamla işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekmekte ise de, davacı tarafından dosyaya aciz belgesinin ibraz edilmemesi, rehin açığı belgesinin de aciz belgesi yerine geçmemesi nedeniyle dava şartı olan aciz belgesinin bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken farklı gerekçe ile davanın reddine karar verildiğinden sonucu itibariyle doğru olan hükmün onanması gerekmiştir.
SONUÇ :Yukarda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 18,40 TL temyiz harcın temyiz eden davacıdan alınmasına 10.2.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.