Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2010/113 E. 2010/4548 K. 13.05.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/113
KARAR NO : 2010/4548
KARAR TARİHİ : 13.05.2010

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı … A.Ş vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkili şirkete kasko sigortalı araçta meydana gelen 2.195 TL hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini, davalı aracının sürücüsünün olayda 8/8 oranında kusurlu olduğunu belirterek bu meblağın davalı … şirketi poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere ödeme tarihinden işleyecek avans faizi ile davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş vekili, dava dilekçesinde belirtilen poliçenin başlangıçtan itibaren iptal edildiğini, poliçe aslının müvekkilinde olduğunu poliçeye ilişkin hiç bir prim tahakkuk ettirilmediğini bu nedenle müvekkilinin hasardan sorumluluğunun bulunmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydı ile sigortalının kusuru oranında azami poliçe limiti ile sorumlu olduklarını davadan önce temerrüde düşürülmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 2.150 TL tazminatın davalı … şirketinden 20.3.2008 tarihinden, diğer davalılar … ve …’den 26.2.2008 ödeme tarihinden işleyecek avans faizi ile tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı … A.Ş vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, …’a ait aracın davalı … şirketi nezdinde düzenlenen ZMSS poliçesinin iptal edildiğinin usulüne uygun olarak kanıtlanamamasına poliçe iptal edilmiş olsa bile taraflar arasında sözleşme kurulduktan sonra prim ödenmediğinden bahisle poliçenin başlangıçtan itibaren iptal edildiğine ilişkin itirazlarının zarar gören 3. Kişiye karşı ileri sürülememesine davalı taraf aracının kamyon vasfında ticari araçlardan olmasına göre, davalı … A.Ş vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, TTK.nun 1301. maddesinden kaynaklanan rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Davalı … şirketi, zarara neden olan aracın ZMMS poliçesini düzenlemiştir. Bu durumda 2918 sayılı KTK.nun 99. Maddesine göre davacının, davalı … şirketine davadan önce ihbarda bulunup bulunmadığının tesbiti ile davadan önce ihbar var ise anılan maddeye göre davalı … şirketinin temerrüt tarihinin belirlenmesi,ihbar bulunmadığı takdirde davalı … şirketinin bu dava ile temerrüde düştüğünün kabulü ile dava tarihinden itibaren temerrüt faizinin tatbiki gerekir.
Bu açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, dosya kapsamında; davacı … A.Ş’nin dava açılmadan önce davalı … şirketine ihbarda bulunduğuna dair bilgi ya da belgeye rastlanılmamıştır. Bu durumda davalı … şirketi yönünden dava tarihinden itibaren temerrüt faizine hükmedilmesi gerekirken bu husus hükmün gerekçe kısmında mahkemeninde kabulünde olmasına rağmen davalı sigortacı yönünden harcın yatırıldığı 9.10.2008 dava tarihi yerine dava tarihi olmayan 20.3.2008 tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru değil bozma sebebi ise de, bu yöndeki yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden HUMK.nun 438/7 maddesi hükmü uyarınca hükmün düzeltilerek onammasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … A.Ş vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … A.Ş vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının 1.bendi ikinci satırında yazılı olan ” diğer davalı … A.Ş açısından ” tümcesinden sonra gelen “20.3.2008 tarihinden “ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine ” 9.10.2008 dava tarihinden” ibaresinin hüküm fıkrasına yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 112,11 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı … A.Ş’den alınmasına 13.5.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.