Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2010/11106 E. 2010/11049 K. 14.12.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/11106
KARAR NO : 2010/11049
KARAR TARİHİ : 14.12.2010

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı üçüncü kişi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-
Davacı 3.kişi vekili, borçlu şirkete ait Kayseri’de bulunan fabrikayı bina hariç tüm makine ve üretilen ürünlerle birlikte satın aldığını, borçlu ile yapılan anlaşma gereğince işçilik hizmetinin borçlu şirket tarafından yapılacağı ve “…” markası ile üretime devam edildiğini, Kayseri 2.İcra Müdürlüğünün 2006/2726 esas sayılı dosyasından 15.05.2007 tarihinde haczedilen taşınır malların mülkiyetinin kendilerine ait olduğunu belirterek üzerlerindeki haczin kaldırılmasını talep etmişlerdir
Davalı alacaklı davacı 3.kişi ile borçlu arasındaki satış işlemlerinin alacaklılardan mal kaçırma amacına yönelik danışıklı işlemler olduğunu fabrikanın borçlu tarafından işletildiğini ve İİK’nun 96/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesinin borçlu dolayısı ile alacaklı yararına olduğunu haksız açılan davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, haczin borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste yapıldığını davacı ve borçlu şirketin ortakları arasında organik bağ bulunduğunu ve tüm devir işlemlerinin alacalılardan mal kaçırma amacı ile danışıklı olarak gerçekleştiğini ve BK.179 ve İİK. 44.madde koşullarının yerine getirilmediğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
2010/11106
2010/11049
Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden Kadıköy Asliye 1.Ticaret Mahkemesinin 22.05.2008 gün ve Esas 2007/380 Karar 2008/290 sayılı kararı ile borçlunun iflasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşıldığından İİK’nun 193/2 maddesi uyarınca takip düşmüş ve hacizler kalkmıştır. Bu durumda dava konusu kalmadığından “istihkak davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına” karar verilmesi gerekirken davanın esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirir nitelikte görülmediğinden, HUMK 438/7. maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı 3.kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1.bendinde yer alan “ Davanın Reddine “ibaresinin çıkarılmasına ,yerine “Konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına “ibaresinin yazılmasına hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişiye geri verilmesine 14.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.