Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2010/10363 E. 2011/3940 K. 26.04.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/10363
KARAR NO : 2011/3940
KARAR TARİHİ : 26.04.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı üçüncü kişi … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı alacaklı vekili, borçlu hakkında İstanbul 13.İcra Müdürlüğünün 2005/16364 Esas sayılı dosyasından takip başlattıklarını, borçlunun adına kayıtlı Bağcılar Köyü 3400 paftada kayıtlı kat irtifaklı taşınmazı takipleri sonuçsuz bırakmak için davalı 3.kişiye devrettiğini belirterek borçlu ve 3.kişi arasındaki tasarrufun iptalini talep etmiştir.
Davalı 3.kişi vekili, borçlunun eşine ait emekli ikramiyesini sermaye olarak kullanmak üzere borç olarak aldığını, borcunu nakit olarak ödeyemeyince dava konusu evi borcuna karşılık ve ilave para ödenmesi üzerine devrettiğini belirtmiştir.
Davalı borçlu, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, davalı 3.kişinin borçlunun kayınpederi olduğu, dava konusu taşınmazın raiç bedelinin 4-5 katı düşük bedelle satışının alacaklıları ızrar kastı ile yapıldığının kabulü gerektiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, alacaklının İİK’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
1.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı 3.kişi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2- Davanın kabulüne karar verildiği halde HUMK.’nun 389. maddesi uyarınca, hükmün taraflara yükletilen ödevlerin ve bahsedilen hakların hiçbir kuşku ve tereddütü gerektirmeyecek şekilde çok açık ve icra (infaz) edilebilir nitelikte olması gerekirken infazda tereddüt yaratarak, tasarrufun sadece alacak ve ferileri ile sınırlı olacak şekilde iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun değildir.
Ne var ki bu husus yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, kararın HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı 3.kişi vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1 nolu bendindeki “TASARRUFUN İPTALİNE” ibarenin çıkartılarak yerine “İstanbul 13.İcra Müdürlüğünün 2005/16364 esas sayılı icra dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olacak şekilde cebri icra yetkisi tanınmasına,” ibaresinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu hali ile ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 517,25 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı 3.kişiden alınmasına 26.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.