Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2009/7470 E. 2010/2639 K. 23.03.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/7470
KARAR NO : 2010/2639
KARAR TARİHİ : 23.03.2010

Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı üçüncü kişiler tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı 3.kişiler vekili, Antalya 2. İcra Müdürlüğünün 2006/7641 Esas sayılı dosyasından, davacıların oğullarının borcundan dolayı davacı anne ve babaya ait ev eşyalarının 06.06.2006 tarihinde haczedildiğini belirterek, İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan haczin kaldırılmasını istemiştir.
Davalı alacaklı vekili, ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste haczin yapıldığını, haksız açılan davanın reddini savunmuştur.
Davalı borçlu, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, İİK’nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesinin aksi ispatlanmadığından ve davanın süresinde açılmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişiler vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir
Dava konusu taşınır mallar 06.06.2006 tarihinde davacıların huzurunda haczedilmiş ve haciz sırasında istihkak iddiasında bulunmuş ve davalı alacaklı istihkak iddiasına itiraz etmiştir. İstihkak iddiası ile yasada öngörülen hak düşürücü dava süresi kesilmiştir. İstihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğünce İİK. nun 97/1 maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. Prosedür işletilmemişse, dava
açma süresi henüz başlamış olamayacağından 3.kişi davasını hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödenmesine kadar açılabilir. Prosedür Işletilmişse icra mahkemesince verilecek kararın tefhimi veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde istihkak davasını açabilir.(İİK.97/6 )Somut olayda prosedür işletilmiş ve icra mahkemesince takibin devamına ilişkin olarak verilen 13.06.2006 tarihli karar davacıya tebliğ edilmeden 19.06.2006 tarihinde açılmıştır. Davacı 3.kişiler bu kararın kendilerine tebliğinden önce dava açtığına göre dava süresindedir.
Öte yandan dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden, dava konusu takibin dayanağı borç için borçlu tarafından alacaklı aleyhine Antalya 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2006/258 Esas sayılı dosyası ile menfi tesbit davası açıldığı anlaşılmaktadır. Ayrıca borçlunun vesayet altına alınması istemi ile Antalya 7.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2006/1657 Esas sayılı dosyasından da dava açılmıştır. Bu davaların sonuçlarının, görülmekte olan istihkak davasının sonucunu etkileyeceği açıktır.
Bu nedenlerle, Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2006/258 Esas sayılı dosyası bekletici mesele yapılarak kesinleşen sonucuna göre karar verilmesi ve vesayet davasının sonucuna göre de taraf teşekkülünün sağlanması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı 3.kişiler vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazlarının kabulü ile diğer hususlar incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişilere geri verilmesine 25.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.