Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2009/3311 E. 2009/6101 K. 08.10.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/3311
KARAR NO : 2009/6101
KARAR TARİHİ : 08.10.2009

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı …’in işleteni, davalı …’nın sürücüsü, Koç Allianz Sigorta ile Axa … Sigorta şirketlerinin de sigortacısı oldukları aracın, müvekkiline ait olan ve trafik sigortacısı Güven Sigorta olan araca çarparak hasara neden olduğunu, müvekkilinin hem kendi aracını, hem de davalının aracını yaptırdığını açıklayarak, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 3.000,00.TL.nın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, bilahare davalılar Doğan ve Adem hakkındaki davayı takip etmeyeceklerini bildirmiştir.
Davalı … vekilleri, davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalılar … ve … haklarında açılmış olan davaların açılmamış sayılmasına, davalılar Koç Allianz Sigorta ile Güven Sigorta haklarında açılmış olan davaların reddine, davalı … … Sigorta hakkındaki davanın kısmen kabulü ile 996,19.TL.nın 26.11.2007 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
HUMK.nun 275. maddesinde “mahkeme, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerden bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgi ile çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişi dinlenemez” hükmüne yer verilmiştir. Bu durumda hakimin mesleği nedeniyle bilmesi doğal olan hukuki sorunlar için bilirkişiye başvurulamaz.(HUMK.nun md.76)
Somut olayda, mahkemece hukukçu bilirkişi …’den zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi ile ilgili ayrıntılı rapor almıştır. Söz konusu raporun içeriği, hakimin mesleği nedeniyle bilmesi doğal olan hukuki konular olup bilirkişiye başvurması doğru olmamakla birlikte bozma nedeni yapılmamıştır.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkiline ait, sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile davalılardan … adına kayıtlı sürücü …nın sevk ve idaresindeki … plakalı araçla çarpıştıklarını, davalı aracının 4.985.00.YTL.’ye kendi aracını ise 4.220.63.YTL.’ye yaptırdığını, kendi ve davalı aracı için ödediği paranın fazlaya ilişkin haklarının saklı tutarak 3.000.00.YTL. maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Davalılardan Güven Sigorta AŞ. davacı aracın ZMSS olup, … ve Axa … sigorta AŞ ise davalıların ZMSS olduğunu dilekçesinde belirtmiştir.
Karayolları Motorlu Araçları Zorunlu Sorumluluk Sigortası genel şartlarının A-1 maddesinde “sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Tarfik Kanununa göre işlete düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” ifadesine yer verilmiştir. Hal böyle olunca, davacının aracında meydana gelen zararın, davalılarla birlikte davalı aracın ZMSS, davalı aracında meydana gelen zararın ise davacı ile birlikte davacı aracın ZMSS tarafından ödenmesi gerekir.
Öte yandan, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacı sürcünün %70, davalı sürücünün ise %30 oranında kusurlu olduğu ve davacının aracında toplam hasarın 3.320.63 YTL. Olduğu bildirilmiş olup, bu rapora göre, davacı aracındaki hasarın davalı … … Sigorta şirketinden tahsiline karar verilmiştir. Ancak, davalı araçta meydana gelen hasarın tamamı davacı tarafından ödendiğine göre, bu zararın, davacı aracının ZMSS olan Güven Sigorta tarafından kusur orarına ve limitle sınırlı olarak karşılanması gerekir. Mahkemece, davacı aracın ZMSS olan Güven Sigorta AŞ.nin poliçesi araştırılırken davacı araç plakası yanlış yazıldığı görülmüştür.
Bu durumda mahkemece yapılacak iş; davacıya ait … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle davalı … Sigorta AŞ. nezdinde trafik sigorta poliçesinin bulunup bulunmadığı, sigortası mevcut ise, davalı aracındaki hasarın tesbiti için bilirkişi …’dan ek rapor alınarak belirlenecek hasar bedelinin tarafların kusur oranları ve poliçe limitide dikkate alınarak, davacının trafik sigortası olan Güven Sigorta AŞ’den tahsiline karar vermek gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ; Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 08.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.