Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2009/2905 E. 2009/4755 K. 30.06.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/2905
KARAR NO : 2009/4755
KARAR TARİHİ : 30.06.2009

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 30.6.2009 Salı günü davacı….Metal Ürün.San. Ve Tic.Ltd.Şti. Vekili Av. … ile davalı … vekili Av. …. geldiler. Davalı … tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı ve davalı … vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.

-K A R A R-

Davacı vekili, davalılardan …’un müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında haczi kabil malının bulunmadığını; ancak, alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait aracı diğer davalı …’a sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan …, kendisine ait şirketin diğer davalıdan alacağı olduğunu, bu nedenle araç üzerine konulan haczin kaldırılarak aracı bedelini ödeyerek satın aldığını ve iyi niyetli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiş; diğer davalı … ise satışın borç ödemek amacı ile yapıldığını, davacı tarafın iddialarında haklı olduğunu ve davayı kabul ettiklerini bildirmiştir.
Mahkemece yapılan satışta muvazaa bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece davalılar arasında yapılan satışta muvazaanın mevcut olmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de verilen karar dosya içeriğine ve toplanan delillere uygun düşmemektedir. Dava İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Davanın süresinde açıldığı, davacının alacağının tasarruf tarihinden önce doğmuş olduğu, icra takibi sırasında yapılan haciz tutanağında borçlunun haczi kabil başka malının bulunmadığının bildirilmesi karşısında borçlunun aciz halinde olduğu anlaşılmıştır. Davalı 3. kişi … vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde müvekkilinin borçlu davalı ile ticari ilişkisinin bulunduğunu, kendisine ait şirketlerin borçludan alacaklı olup hakkında icra takipleri yaptıklarını, kendisine ait şirketin 1. sıradaki haczini kaldırarak dava konusu aracı satın aldıklarını bildirmiştir. Bir kimsenin kendisine ait şirket tarafından üzerinde 1. sıradan haciz işlemi yaptığı aracı haczi kaldırmak sureti ile satın almış olması hayatın doğal akışına uygun bulunmamaktadır.Bu nedenle davalı …’ın borçlunun mali durumunu ve alacaklıları ızrar kastını bilebilecek durumda olduğu ve davalılar arasındaki tasarrufun İİK.nun 280/1 maddesi uyarınca iptal edilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru bulunmamıştır.
SONUÇ:Davacı vekilinin temyiz itirazları yerindedir, kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü BOZULMASINA, 625.00.TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak, duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 30.6.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.