Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2009/1134 E. 2009/3103 K. 12.05.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/1134
KARAR NO : 2009/3103
KARAR TARİHİ : 12.05.2009

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı … ve davalı HDİ Sigorta AŞ. Vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili dava dilekçesinde, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu araçta yolcu olan müvekkilinin meydana gelen kaza sonucunda yaralandığının ileri sürerek, 1.000,00 YTL maddi ve 10.000,00 YTL manevi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 8.637,00 YTL olarak ıslah etmiştir.
Davalı … şirketi vekili, müvekkilinin maddi tazminattan poliçe limiti ile sorumlu olduğunu, müvekkilinin davadan önce temerrüde düşürülmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili, müvekkilinin kaza nedeni ile sorumlu tutulamayacağını, aracını kazadan önce araç sürücüsüne kiraladığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı … adına dava dilekçesi tebliğ edilmiş, davaya yanıt vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, kazanın meydana gelmesinde davacının kusuru bulunmadığı, tam kusurun davalı araç sürücüsünde olduğu, bedensel güç kaybına ilişkin Adli Tıp Kurumu raporunun davacı tarafından öğrenilmesinden itibaren zamanaşımı süresi dolmadan ıslah talebinde bulunulduğu ve davalı …’nın araç işleteni olmadığını kanıtlayamadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, 8.637,00 YTL maddi tazminatın davalılardan sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile müteselsilen, 7.500,00 YTL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan müteselsilen tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı … vekili ve davalı HDİ Sigorta A.Ş vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplerle, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı … vekilinin ve davalı HDİ Sigorta A.Ş vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
2918 sayılı Yasa’nın 109/2.maddesi hükmüne göre, dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir. Dava konusu olayda da, TCK.nda öngörülen beş yıllık zamanaşımı süresi uygulanacak olup, bu süre, fiil ve failin öğrenildiği tarih olan 07.02.2002 tarihinden itibaren işlemeye başlayacaktır. Bu durumda, ıslah dilekçesinin verildiği 17.03.2008 tarihi itibariyle, ıslah dilekçesi ile istenen tazminatlar zamanaşımına uğramış olup, Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen 08.06.2007 havale tarihli maluliyete ilişkin rapor, davacının yaralanması sonucunda gelişen durumuna ilişkin olarak düzenlenmiş bulunmayıp, yine aynı kurum tarafından düzenlenen önceki maluliyet raporunun meslek grup numarası dikkate alınarak yeniden düzenlenmesinden ibarettir. Bu nedenle anılan bu ikinci raporun, davacılar yönünden maluliyetin öğrenildiği tarih olarak kabulü ve ıslah talebinin bu rapora göre, zamanaşımı geçmeden yapıldığı yönündeki mahkeme kabulü açıklanan nedenle doğru görülmemiştir.
3-Kabule göre de; davalı … şirketi vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince, TTK.nun 1299/1.maddesi yollamasıyla aynı kanunun 1292/1, 2918 sayılı KTK.nun 98/1, 99/1.maddeleri ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları`nın B.2. maddesi uyarınca rizikonun, bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten
itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Somut uyuşmazlıkta, davalı … şirketi tazminat talebinin tamamı yönünden dava açılmadan önce temerrüde düşürülmemiş olup, artık, dava dilekçesinde talep edilen tazminat tutarı yönünden dava tarihinde, ıslah ile artırılan tazminat tutarı yönünden ise, ıslah tarihinde temerrüde düştüğünün kabulü gerekir. Mahkemece anılan husus göz ardı edilerek karar verilemesi de doğru değil, kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekili ve davalı HDİ Sigorta A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar HDİ Sigorta A.Ş. ve … vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, 3 numaralı bentte açıklanan nedenle HDİ Sigorta A.Ş. vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar … ve HDİ Sigorta AŞ’ye geri verilmesine 12.5.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.