YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/10874
KARAR NO : 2010/2632
KARAR TARİHİ : 23.03.2010
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin trafik sigortacısı olduğu aracın davacıların desteğine çarpması nedeniyle, davacılara destekten yoksun kalma tazminatı ödediğini ancak, kusur durumunun belirlenmesi ile fazla ödeme yapıldığının anlaşıldığını ileri sürerek, fazla ödenen 12.347,80 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının ihtirazi kayıt koymaksızın yaptığı ödemeyi geri isteyemeyeceği gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik sigortası tarafından ödenen tazminatın, fazla ödendiği ileri sürülerek, istirdadı istemine ilişkindir. Davada, borç olmayan şeyin verildiği ileri sürülerek, istekte bulunulduğuna göre; uyuşmazlığın B.K’nun 62’nci maddesinde yer alan nedensiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde çözüme kavuşturulması gerekir. Davalının nedensiz zenginleştiğinin kabulü için ihtitari ile ödeme yapanın hata ile kendisini borçlu sanarak yaptığı bir ödemenin varlığı ve eda anında ödeme kadar borcun bulunmadığının tespiti zorunludur. Somut uyuşmazlıkta davacı … sigortalı araç sürücüsünün % 50 oranında kusurlu olduğunu düşünerek ödeme yapmış, ancak ceza yargılama-
sında %25 oranında kusurlu olduğunun anlaşıldığını ileri sürmüştür. Mahkemece, işin esasına girilerek, davacı tarafından yapılan ödemenin, B.K’nun 62. maddesi kapsamında, davalıların nedensiz zenginleşmesine yol açıp açmadığının tespiti ile sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 23.3.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.