Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2009/10230 E. 2010/2525 K. 22.03.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/10230
KARAR NO : 2010/2525
KARAR TARİHİ : 22.03.2010

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davalılardan sigorta vekilince temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların sürücü, malik ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı oldukları aracın neden olduğu kazada müvekkillerinin desteğinin öldüğünü, bu nedenle zarar gördüklerini ileri sürerek, 100.000,00 TL manevi ve ıslahla birlikte toplam 89.204,57 TL maddi tazminatın davalılardan temerrüt faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Tur Ltd.Şti. vekili, ölenin de kusurunun bulunduğunu ve istemin fazla olduğunu savunmuştur.
Davalı … vekili, kusur ve limit oranına göre sorumlu olduklarını savunmuştur.
Diğer davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacıların destekten yoksun kaldıkları ve manevi zarara uğradıkları gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, toplam 12.000,00 TL manevi ve toplam 98.204,57 TL maddi tazminatın kaza tarihlerinden temerrüt faizleriyle davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı … vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, kazaya neden olan davalı araç sürücüsü ile işleteni ve aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı hakkında hep birlikte hüküm kurulmuştur.
2918 sayılı yasanın 93. maddesine göre, davalı … şirketinin sorumluluğu sigorta poliçesinde belirtilen limiti ile sınırlıdır.
Somut olayda,hükmedilen tazminat poliçe limitini aşmaktadır. Bu durumda anılan davalı … poliçe limit ile sınırlı olarak sorumlu tutulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-TTK’nın 1299/1. maddesi yollamasıyla aynı kanunun 1292/1. maddesi ile 2918 sayılı KTK.nun 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları`nın B-2/a maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Buna göre davalı sigortaya bir başvuru yapılmış ise bu tarihten 8 iş günü sonrasından itibaren, başvuru yapılmamış ise dava tarihinden temerrüt faizi hükmedilmesi gerekecektir. Bu durumda mahkemece yukarıda açıklanan hükümlere uygun olarak davalı sigortanın temerrüt tarihi belirlenerek temerrüt tarihinden faize hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli değildir.
3-2918 sayılı KTK.nun 92/f maddesi ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A3/e maddesi uyarınca, manevi tazminat talepleri poliçe teminatı kapsamı dışında olup, mahkemece, davalı sigortanın da manevi tazminattan sorumluluğuna hükmedilmesi doğru değil bozmayı gerektirmiştir.
4-Yukarıdaki bozma nedenlerinin sonucu olarak da Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları`nın B2/b. maddesi hükmüne göre de davalı … yargılama giderleri ve vekalet ücreti bakımından, tazminatın limiti aşması halinde sigortacı bu masrafları sigorta bedelinin tazminata oranı dahilinde ödenmesine karar verilmesi gerekirken bu hususun gözetilmemesi de isabetli değildir.
5-Kabul şekline göre de; davacı … için ıslah ile birlikte 60.905,30 TL maddi tazminat talep edildiği halde, HUMK.’nun 74. maddesine aykırı olarak talep aşılarak 69.905,30 TL tazminata hükmedilmesi doğru değil, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıdaki bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, hükmün davalı … yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı … şirketine geri verilmesine 22.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.