YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/806
KARAR NO : 2008/3815
KARAR TARİHİ : 08.07.2008
MAHKEMESİ Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalılar … ile … vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Asıl ve birleşen davada davacı vekili, davalılardan … aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını bu nedenle borçlunun sahibi olduğu dairesini davalı …’e onun da diğer davalı .’ye satışına ilişkin tasarrufların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, taşınmazın davalı …’e satışında taşınmazın satış bedeli ile gerçek değeri arısında mislini aşan fark bulunduğu gerekçesi ile bu tasarrufun iptaline, 4. kişi durumundaki .’nin iyiniyetli olmasından dolayı da davalı …’in taşınmazı devir aldığı tarihteki bedeli ile sorumlu tutulmasına karar verilmiş hüküm davacı vekili ve davalılar … ile … vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, İİY’nın 278/2 maddesinde edimler arasındaki aşırı farkın bağışlama hükmünde sayılıp yapılan tasarrufun iptali tabi olduğunun öngörülmesine, 3. kişi tarafından taşınmazın tasarruf tarihindeki bilirkişilerce belirlenen gerçek değerinin ödendiğinin yasal ve inandırıcı delillerle kanıtlanamamasına, edimler arasında fahiş farkın bulunduğu hallerde 3. kişinin iyi niyet iddiasının dinlenemeyeceğine göre temyiz eden davalılar … ve Yüksek vekilinin ise bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı … Bankasının temyizine gelince; toplanan delillere davalı 4. kişi .’ın kötü niyetinin ispatlanamamasına göre aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
3- Tasarrufun iptali davalarında, borçludan tasarrufa konu malı satın alan 3. kişinin malı bir başka şahsa satması ve satın alanın da borçlunun mal kaçırma kastını bilmediğinin anlaşılması durumunda dava, borçludan aldığı malı elden çıkaran davalı yönünden, İİK’nin 283/2 maddesi uyarınca bedele dönüşür. Başka bir anlatımla, borçludan aldığı malı elden çıkaran 3. kişiden, malın 4. kişiye satış tarihindeki gerçek değerinin, alacak ve ferileriyle sınırlı olmak üzere tahsiline hükmolunur.
Somut olayda, borçludan dava konusu taşınmazı satın alan … aynı taşınmazı davalı .ye devretmiştir. Hal böyle olunca davanın bedele dönüştüğü nazara alınarak 3. kişinin, malı sattığı tarihteki gerçek değer ile sorumlu tutulması gerekirken, taşınmazı satın aldığı tarihteki gerçek değer ile sorumlu tutulması doğru olmamıştır. Bu miktara göre alınması gerekli harç ile hesaplanması gerekli vekalet ücretleri de yanlış olmuştur. Bu nedenlerle davacı banka vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Birleşen davada davalı … ve .haklı kabul edilmedikleri halde adı geçen davalılar lehine de ücreti vekalete hükmedilmesi doğru değildir. Hükmün bozulması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmü temyiz eden davalıların tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte yazılı nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (3) numaralı bentte yazılı nedenlerle davacı … Bankasının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, ve aşağıda dökümü yazılı 181.71.YTL fazla alınan peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılar … ve .’e geri verilmesine 8.7.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.