YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/4219
KARAR NO : 2006/7496
KARAR TARİHİ : 02.10.2006
-Y A R G I T A Y İ L A M I –
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki tesbite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine ilişkin verilen hüküm davacılardan Hazine tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Kadastro sırasında 946 parsel sayılı 25100 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz dava dışı 754 nolu parselin 20 dönümlük norm fazlası olması nedeniyle Hazine adına tesbit edilmiş,…’un kadastro komisyonuna yapmış olduğu itiraz kabul edilerek adına tesçiline karar verilmiştir. İtirazı komisyonCa reddedilen … tapu ve vergi kaydı ile zilyetliğe dayanarak ,Hazine ise taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu öne sürerek dava açmışlar, … ve arkadaşları tapu kaydı ve zilyetliğe dayanarak davaya katılmışlardır. Mahkemece Hazinenin davasının reddine diğer davacı … katılan davacıların davasının feragat nedeniyle reddine ve dava konusu parselin … adına tapuya tesçiline karar verilmiş, hüküm davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece keşif icra olunmaksızın taşınmazla öncesi bir bütün olan 754 nolu parselin edinme yerinde taşınmazın 20 yıla aşkın süre ile davalının zilyetliğinde olduğunun açıkca belirtildiği ve daha önce aynı şekilde verilen bir kararın dairenin 20.10.1998 gün 1998/4237-4170 sayılı ilamları ile
onandığı gerekçesiyle yazılı olduğu üzere davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Kadastro sırasında 946 parsel numaralı taşınmaz dava dışı 754 nolu parselin 20 dönüm norm fazlası olduğu nedeniyle önce hazine adına tesbit edilmiş, …’u itirazının kabulü üzerine komisyonca … adına tesbitine karar verilmiş davacı, Hazine taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olup davalı yararına taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığını ileri sürerek komisyon kararının iptali ile taşınmazın Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Taşınmazın öncesinin tapusuz olduğu uyuşmazlık konusu değildir. Tapusuz bir taşınmazın tesciline karar verilebilmesi için öncelikle taşınmazın tarım arazısı ve tescile tabi yerlerden olması, zilyedin zilyetliğinin aralıksız, çekişmesiz ve malik sıfatıyla olmak üzere 20 yıla ulaşması ayrıca maddi olaylardan sayılan zilyetlik ve sürdürülüş biçiminin tanık ve diğer delillere kanıtlanması gerekir. Yerinde keşif icra edilmemiş, tanık ve bilirkişi bilgisine başvurulmamış, taşınmazın nitelikleri konusunda ziraatçi bilirkişiden rapor alınmamıştır. Yangılgıya dayalı olarak verilen daire kararının emsal alınmış olması doğru olmadığı gibi, eldeki davada taraflardan herhangi birisinin yararına usulü kazanılmış hakda doğurmaz. Kaldı ki, 753 nolu parsel üzerinde de keşif icra edilmemiş bilirkişi ve tanık dinlenilmemiştir.
Eksik inceleme ile hüküm verilemez.O halde, mahkemece taraflardan taşınmazı ve öncesini iyi bilen yaşlı tanık göstermeleri istenmeli, daha sonra gösterilecek tanıklarla tüm tesbit bilirkişileri eşliğinde yerinde keşif icra edilerek bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesinin mera yada devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olup olmadığı, değil ise kimden kaldığı, davalı … miras bırakanlarının zilyetliklerinin başlangıç tarihi, süresi ve sürdürülüş biçimi olaylara dayalı olarak ayrı ayrı sorulup saptanmalı, bilirkişi ve tanık sözleri arasında aykırılık doğduğunda giderilmeli, ziraat mühendisi bilirkişiden taşınmazın toprak yapısı, bitki örtüsü, işleniş tarzı ve süresi ve öncesinin mer’a yada devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olup olmadığı konularında teknik verilere dayalı gerekçeli rapor alınmalı, gerektiğinde zilyetlik ve süresi ile ilgili hususlarda komşu parsel malik yada zilyetlerinin tanık sıfatıyla bilgilerine başvurulmalı, fen bilirkişisine raporlu kroki düzenlettirilmeli, ondan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Davacı hazinenin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü BOZULMASINA 2.10.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.