YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/3012
KARAR NO : 2006/5306
KARAR TARİHİ : 12.06.2006
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
İHBAR OLUNAN :……
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili davalı şirketin orta … diktiği aydınlatma direniğinin müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı aracının üzerine düştüğünü belirterek hasar ve kazanç kaybı olarak toplam 1.582.500.000.TL’sı tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili 30.1.2004 tarihli dilekçesiyle savunma itirazlarını bildirmiş 16.3.2004 tarihli dilekçesiyle de aydınlatma direklerinin çağrı mühendislik ….Ltd.Şti tarafından dikildiğini müvekkiline husumet yöneltilemiyeceğini davanın anılan şirkete ihbar edilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma toplanan deliller benimsenen bilirkişi raporu gereğince davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Haksız fiil ceza kanunları gereğince süresi daha uzun zamanaşımına tabi cezayı gerektiren bir suç niteliğinde ise şahsi hakka ilişkin taziminat davasında da o zamanaşımı uygulanır. Borçlar Kanununun 60 ve … Kanunun 109. maddeleri açıklanan esasa uygun düzenleme getirmektedir. Somut olayda bir kişi 25 gün iş ve gücünde kalacak derecede yararlanmış olmakla fiil eski TCK.nun 459/2 maddesine uygun niteliktedir.
Uygulanması gereken zamanaşımı süresi de eski TCK.nun 102/4 maddesinde tayin olunan süredir. Açıklanan nedenlerle davanın zamanaşımı nedeniyle reddi isabeti değildir.
2-Davalı şirket ile mütaahit firma arasındaki 20.1.2000 tarihli … Sözleşmesine göre yapılacak işlerin her zaman davalının denetimi altında olmasına, tesisin işletmeye açılmış olması nedeniyle de davalının bakım, onarım, varsa montaj hatalarını giderme sorumluluğunun da bulunmasına göre davalı şirketin sorumlu olduğuna karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmasıda doğdu görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve kanuna uygun bulunmayan hükmün BOZULMASINA 12.06.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.