YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2005/13499
KARAR NO : 2006/1189
KARAR TARİHİ : 20.02.2006
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı, davalılardan …’a ait …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracıyla, kendisine ait sevk ve idaresindeki … plakalı aracına çarptığını belirterek hasar, değer kaybı, araç mahrumiyeti olarak bilirkişi tarafından belirlenen 19.485.387.540TL’sı tazminattan fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 130.000.000TL’sı tesbit gideriyle birlikte toplam 10.130.000.000TL’sı tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalılar, kusur oranı ve hasar miktarını kabul etmediklerini, kendi araçlarında meydana gelen hasarın tespiti ile davacı zararından mahsubunu savunmuşlardır.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller benimsenen bilirkişi raporu gereğince davanın kısmen kabulü ile 9.125.00YTL’sı tazminat ile 125.00YTL’sı tespit giderinin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranına göre davalılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacı, davayı açarken davalıların tam kusuruna dayanarak hasar, değer kaybı, araç mahrumiyeti zararı olarak 10.000.000.000TL tazminatın olay tarihinden yasal faizi ile davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve sonuçta davalı sürücünün %75, davacının %25 oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır. O halde davacının istekte bulunduğu 10.000.000.000TL tazminattan davalıların kusur oranına isabet eden %75’inin davalılardan tahsiline karar vermek gerekir. Bilirkişi davacıların gerçek zararını 17.500.000.000TL olarak bulmuş, bundan %25 davacı kusuruna isabet eden kısmı tenzil ederek, sigorta şirketinden tahsil edilen 4.000.000.000TL’nı indirmiştir. Mahkemece bilirkişi raporu benimsenerek 9.125.00YTL’nın kaza tarihinden yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmiştir. HUMK’nun 74. maddesi gereğince mahkemenin istekten fazlaya karar vermesi mümkün değildir. Mahkemece yapılacak iş, davacının tam kusuruna göre istediği miktardan davacının %25 kusuruna isabet eden kısım indirilerek tazminatına hükmetmekten ibarettir.
Bu yön gözetilmeyerek istekten fazlaya karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
3- Mahkemece, yargılama giderlerinden olan tesbit giderine de faiz uygulanması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Davalılar vekilinin yukarıda 1 nolu bentte gösterilen nedenlerle sair temyiz itirazlarının reddini, 2 ve 3 nolu bentlerde gösterilen nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan kararın BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene geri verilmesine 20.2.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.