Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2019/811 E. 2019/4669 K. 28.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/811
KARAR NO : 2019/4669
KARAR TARİHİ : 28.03.2019

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, kamu malına zarar verme
HÜKÜM : Beraat, mahkumiyet

Yerel mahkemece sanıklar hakkında hırsızlık ve kamu malına zarar verme suçundan verilen mahkumiyet ve beraat hükümleri temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü;
I-Katılan BOTAŞ A.Ş. vekilinin sanıklar …, … ve … hakkında kamu malına zarar verme suçundan beraat hükümlerine yönelik, sanık … müdafiinin kamu malına zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanıkların üzerlerine atılı kamu malına zarar verme suçunu düzenleyen 5237 sayılı TCK’nun 152/1-a maddesinde öngörülen cezanın üst sınırının 28.06.2014 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 65. maddesi ile “altı” yıldan “dört” yıla indirilmesi karşısında,
28/06/2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 18/06/2014 tarih ve 6545 sayılı Kanun’un 65. maddesi ile değişik 5237 sayılı TCK’nun 152/1-a maddesinde düzenlenen kamu malına zarar verme suçu için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, suçun aynı Yasa’nın 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık kesintili dava zamanaşımı süresinin, suç tarihi olan 02.05.2005 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan BOTAŞ A.Ş. vekili ile sanık … müdafiinin temyiz sebepleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasa’nın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE,
II-Sanıklar …, … ve … müdafiilerinin hırsızlık suçundan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Anayasa Mahkemesinin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nun 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceği mümkün görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, sanıklar …, … ve … müdafilerinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
III-Katılan BOTAŞ A.Ş. vekilinin sanık … hakkında hırsızlık suçundan beraat hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Suçta kullanıldığı anlaşılan telefonların HTS kayıtlarının araştırılması, sanık …’un olayın hemen sonrasında verdiği ifadesinde ” Bir gün telefonumdan ismini vermeyen … numaradan telefonumu arayan bir erkek şahıs, biz petrol hattını delmişiz para karşılığı arabayı bize verir misin dedi, bende arabayı veremeyeceğimi arabamla kendim geleceğimi söyledim, dört milyar istedim, oda kabul etti, bu şahıs 01.05. 2005 günü akşam üzeri beni arayarak bugün Şırnak iline gideceğimi söyleyerek kapattı, sonra tekrar arayarak yol üzerinde bir adamının bana ham petrol çekmek için kullanılan hortum vereceğini söyledi, gece 24.00 de İdil İlçesine geldim. Burada …. numaradan Batmanlı şahsı aradım bana … numaralı telefon numarasını verdi, bu numarayı aradım, şahıs beni yönlendirdi, vananın olduğu yerde iki kişi vardı, biri adının … olduğunu ve Sulak köyünden olduğunu söyledi, … diğer şahsa … diye hitap ediyordu ” şeklinde tespit edilen ifade içerikleri ve … numaralı telefon hattın, tanık sıfatı ile dinlenen, olayla ilgisinin olmadığını, Şırnak ilinde bulunmadığını savunmasına rağmen olay tarihlerinde İdil ilinde benzer suçlardan hakkında işlem yapıldığı tespit edilen … adına kayıtlı olduğunun tespit edildiği, ancak … isimli şahıs ve sanık …’un soruşturma aşamasında verdiği ifadelerinde, Hüsnü olarak adı geçen şahsın gerçek kimliği araştırılıp, temin edilerek haklarında yargılamaya konu hırsızlık suçuna iştirak suçundan dava açılması sağlanıp, açılacak davanın bu dava ile birleştirilmesine karar vererek yargılamanın birlikte yapılıp, delillerin birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği halde, … isimli kişi yönünden dava açılmadan, sanık …’un ifadelerinde Hüsnü olarak bahsedilen kişi hakkında hiç bir işlem yapılmadan, Kudbettin Aydın hakkında beraat kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan BOTAŞ A.Ş. vekilinin vekilinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 28.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.