Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2019/7388 E. 2019/16328 K. 18.12.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/7388
KARAR NO : 2019/16328
KARAR TARİHİ : 18.12.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, ibadethaneyi kirletme, ibadethaneye zarar verme, iş yeri dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel mahkemece sanık hakkında verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
I)Sanık hakkında ibadethaneyi kirletme ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde:
Hak yoksunluklarına hükmedilirken yanılgılı hüküm kurulmuş ise de, mahkumiyetin kanuni sonucu olarak infaz evresinde resen ve doğru olarak, TCK’nun 53. maddesinin 1 ila 3. fıkralarında öngörüldüğü biçimde uygulanması mümkün görüldüğünden ve Anayasa Mahkemesinin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararları da kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık … müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II)Sanık hakkında hırsızlık ve ibadethaneye zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde:
Dosya içeriğine ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; hırsızlık suçunun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 28.02.2017 gün, 2016/2-833 Esas ve 2017/115 Karar sayılı ilamında, 28.06.2014 tarihi ve sonrasında işlenen hırsızlık suçunun bina veya eklentileri içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında işlenmesi halinde eylemin 5237 sayılı TCK’nun 142/2-h maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna uyduğunun belirtildiği ve somut olayda hırsızlığın cami içerisinden yapıldığının anlaşılması karşısında, sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nun 142/2-h maddesine uyduğu gözetilmeyerek, aynı Kanun’un 142/1-a maddesi ile hüküm kurulması,
2) Mağdurun suça konu dolapta herhangi bir zarar bulunmadığına dair beyanı ve dosya içerisinde mevcut olay yeri inceleme raporunda dolap üzerinde zorlama izi bulunduğuna dair bir tespit olmaması karşısında, sanığın ibadethaneye zarar verme suçundan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine dair karar verilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
3)Sanık hakkında; kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak, 5237 sayılı TCK’nun 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan, aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması ve yine T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK’nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK’nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış haklarının GÖZETİLMESİNE, 18/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.