Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2019/6582 E. 2019/10184 K. 04.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/6582
KARAR NO : 2019/10184
KARAR TARİHİ : 04.07.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel mahkemece sanık ve suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanık … hakkında hırsızlık suçundan verilen hüküm açısından yapılan incelemede;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
1-T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK’nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2-Suçu birlikte işleyen sanık ve suça sürüklenen çocuktan kendisini vekil ile temsil ettiren katılana verilecek vekalet ücretinin tahsil şeklinin gösterilmemesi,
3-5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 324. maddesinin 2. ve 3. fıkralarında yargılama giderlerinin neleri kapsayacağının, kimin tarafından belirleneceğinin, kime ve nasıl yükletileceğinin düzenlendiği, buna göre iştirak halinde her bir sanık ve suça sürüklenen çocuğun sebebiyet verdiği yargılama giderlerinin ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden ise paylarına düşen oranın belirlenerek karar verilmesi gerekirken yargılama giderlerinin müteselsilen tahsiline karar verilerek 5271 sayılı CMK’nun 326/2 maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’in temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK’nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; sanık hakkında hükümden TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısmın çıkartılması ile yerine “Sanık hakkında TCK’nun 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi’nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına”, hükümden vekalet ücreti kısmının çıkarılarak yerine “Vekalet ücretinin sanık ve suça sürüklenen çocuktan eşit olarak tahsiline” ayrıca hüküm fıkrasından yargılama giderine ilişkin kısım çıkarılarak “Sanık ve suça sürüklenen çocuğun sebebiyet verdiği yargılama giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden ise eşit olarak sorumlu tutulmaları suretiyle yargılama giderlerinin sanıktan tahsiline ” cümleleri yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Suça sürüklenen çocuk … hakkında hırsızlık suçundan verilen hülüm açısından yapılan incelemede;
Suç tarihi itibarıyla 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk …’ın eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nun 142/1-b,31/3. maddesinde tanımlanan hırsızlık suçunun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Yasa’nın 66/1-e, 66/2. ve 67/4. maddelerinde öngörülen 7 yıl 12 aylık uzamış dava zamanaşımı süresinin, suç tarihi olan 24/10/2008 gününden 24.10.2016 tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk …’ın temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddesi gereğince zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, 04/07/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.