Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2019/4567 E. 2019/5462 K. 15.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/4567
KARAR NO : 2019/5462
KARAR TARİHİ : 15.04.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Doğrudan tayin edilen adli para cezasının miktarı itibarıyla hükmün verildiği tarihte yürürlükte bulunan ve 14/04/2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’a eklenen geçici 2. madde uyarınca kesin nitelikte olup, temyizi olanaklı bulunmadığından, suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak REDDİNE,
II-Suça sürüklenen çocuk hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuk hakkında belirlenen 10 ay hapis cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/1-a maddesi uyarınca para cezasına çevrilmesi sonucu 300 gün karşılığı 6.000,00 TL adli para cezasına hükmedilmesi gerekirken 200 gün karşılığı 4.000,00 TL adli para cezasına hükmedilmesi, aleyhe temyiz olmadığından, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 232. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendi uyarınca gerekçeli karar başlığında suçun işlendiği zaman diliminin yazılması gerekirken yazılmaması ve yargılamaya “Çocuk Mahkemesi sıfatıyla” bakılmasına rağmen 1. ve 4. celselere ilişkin duruşma tutanaklarının başlıklarında bu durumun belirtilmemesi, mahallinde giderilebilir eksiklikler olduğundan, bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre, suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden reddiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
III-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Kolluk tarafından düzenlenen 30/01/2014 tarih 04.00 saatli Olay, Yakalama, Üst Arama, Muhafaza Altına Alma ve Teslim Tutanağı’na göre,suça sürüklenen çocuk …’nin üzerinden suça konu sigaraların çıktığı, suça sürüklenen çocuğun kolluk görevlilerine suça konu sigaraları aldığı yeri söyleyerek soruşturma aşamasında katılana iadesini sağladığı anlaşılmakla, suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK’nun 168/4 maddesi uyarınca kısmi iade nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rıza gösterip göstermediğinin sorulmaması sonucu eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin 40/3-4. maddesi, Birleşmiş Milletler Çocuk Ceza Adaleti Sisteminin Uygulanması Hakkında Asgari Standart Kuralları’nın 16. maddesi, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 34/3. maddesi, Çocuk Koruma Kanunu’nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in 17. maddesindeki hükümler birlikte değerlendirildiğinde, sosyal çalışma görevlilerinin suça sürüklenen çocukların özelliklerini, toplumda yapıcı bir rol üstlenmesini ve mahkemece yararlanılabilecek toplumsal kaynakların tanınmasını sağlamak üzere düzenleyecekleri sosyal inceleme raporu giderlerinin yargılama gideri olarak suça sürüklenen çocuklara yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi,
3-5271 sayılı CMK’nun 232. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendi uyarınca gerekçeli karar başlığında suçun işlendiği zaman diliminin yazılması gerekirken yazılmaması ve yargılamaya “Çocuk Mahkemesi sıfatıyla” bakılmasına rağmen 1. ve 4. celselere ilişkin duruşma tutanaklarının başlıklarında bu durumun belirtilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz talebi bu bakımdan yerinde görüldüğünden, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 15/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.