Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2019/4557 E. 2019/5884 K. 24.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/4557
KARAR NO : 2019/5884
KARAR TARİHİ : 24.04.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Doğrudan tayin edilen adli para cezasının miktarı itibarıyla hükmün verildiği tarihte yürürlükte bulunan ve 14/04/2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’a eklenen geçici 2. madde uyarınca kesin nitelikte olup, temyizi olanaklı bulunmadığından, suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yargılamaya “Çocuk Mahkemesi sıfatıyla” bakılmasına rağmen duruşma tutanağında ve gerekçeli karar başlığında bu hususun belirtilmemesi ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 232. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendi uyarınca gerekçeli karar başlığında suçun işlendiği zaman diliminin yazılması gerekirken yazılmaması, mahallinde giderilebilir eksiklikler olduğundan, soruşturma aşamasında şikayetten vazgeçen mağdur …’in gerekçeli karar başlığında şikayetçi olarak yazılması, mahallinde düzeltilebilir hata olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.
TCK’nun 168. maddelerinin 31/3. maddesinden önce uygulanması suretiyle aynı Kanun’un 61. maddesine aykırı davranılması, sonuç ceza değişmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin 40/3-4. maddesi, Birleşmiş Milletler Çocuk Ceza Adaleti Sisteminin Uygulanması Hakkında Asgari Standart Kuralları’nın 16. maddesi, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 34/3. maddesi, Çocuk Koruma Kanunu’nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in 17. maddesindeki hükümler birlikte değerlendirildiğinde, sosyal çalışma görevlilerinin suça sürüklenen çocukların özelliklerini, toplumda yapıcı bir rol üstlenmesini ve mahkemece yararlanılabilecek toplumsal kaynakların tanınmasını sağlamak üzere düzenleyecekleri sosyal inceleme raporu giderlerinin yargılama gideri olarak suça sürüklenen çocuklara yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz talebi bu bakımdan yerinde görüldüğünden, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi göndermesiyle 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “İki adet çağrı kağıdı gideri 9,00-TL ile bir adet sir raporu düzenleyen bilirkişi için takdir edilen 100,00-TL, olmak üzere toplam 109,00-TL yargılama giderinin CMK’nun 325/1-2. maddesi gereğince ssç’lerden eşit oranlarda tahsili ile Hazineye irad kaydına” cümlesinin çıkarılıp, yerine “Zorunlu kamu giderleri hariç olmak üzere, her bir suça sürüklenen çocuğun sebebiyet verdiği yargılama giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden ise eşit olarak sorumlu tutulmaları sonucu belirlenen yargılama giderinin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 324/4. maddesinde atıfta bulunulan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutar olan 20,00 TL’den az olduğundan Devlet hazinesi üzerinde BIRAKILMASINA” cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.