Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2019/160 E. 2019/3635 K. 13.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/160
KARAR NO : 2019/3635
KARAR TARİHİ : 13.03.2019

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
TEMYİZ EDENLER : Suça sürüklenen çocuklar …, …, … müdafii
TEBLİĞNAMEDEKİ İSTEK : Red, onama, bozma

Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
1)Suça sürüklenen çocuklar …, … ve … hakkında mala zarar verme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
14/04/2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000,00 TL’ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, mala zarar verme suçundan dolayı tayin edilen 1.200,00 TL ve 1.600.00 TL adli para cezalarına ilişkin hükümlerin, cezaların türleri ve miktarları itibarıyla temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuklar …, … ve … müdafiinin temyiz talebinin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
2)Suça sürüklenen çocuklar …, … ve … hakkında hırsızlık suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nun “Adalet ve Kanun Önünde Eşitlik İlkesi” başlıklı 3. maddesinin 1. fıkrasındaki, “Suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur” biçimindeki hüküm ile de, işlenen fiil ile hükmolunan ceza ve güvenlik tedbirleri arasında “orantı” bulunması gerektiği vurgulanmıştır.
Somut olayda; suça sürüklenen çocuklar tarafından katılana ait depodan 5.000.00 TL değerinden fazla iplik gibi eşyaların çalındığının anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK’nun 142/1-b maddesini ihlal eden suça sürüklenen çocukların eylemi dikkate alınarak 5237 sayılı TCK’nun 61. maddesi uyarınca suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı gözetilerek temel ceza belirlenirken alt sınırdan ayrılması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, suça sürüklenen çocuklar …, … ve … müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
3-Suça sürüklenen çocuklar …, … ve … hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlâli suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Müşteki …’ın beyanlarına ve olay yeri görgü tespit tutanağına göre, hırsızlık yapılan yerin depo olduğunun belirtilmiş olması karşısında; öncelikle suçun işlendiği yerin müştekinin iş yeri veya iş yerine bitişik ve eklentisi niteliğinde olan depo olup olmadığı hususunun mahallinde keşif icra edilmek suretiyle belirlendikten sonra sonucuna göre iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçunun oluşup oluşmayacağının dikkate alınması gerektiği gözetilmeksizin, eksik kovuşturma ile yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar …, … ve … müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 13.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.