Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2019/13362 E. 2019/16873 K. 26.12.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/13362
KARAR NO : 2019/16873
KARAR TARİHİ : 26.12.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel mahkemece sanıklar hakkında verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 27/11/2010 gün 274-300; 06/12/2008 gün 144-234, 23/09/1974 gün 224-408 ve 16/04/1973 gün 213-345 sayılı kararlarında temyiz süresinin geçirilmesinden sonra eski hale getirme başvurularını değerlendirme yetkisinin Yargıtay’da olduğu belirtilmiştir. Anılan Ceza Genel Kurul Kararları ışığında ve 5271 sayılı CMK’nın 42. maddesi uyarınca eski hale getirme istemi konusunda karar verme görevinin, bu istemle birlikte temyiz itirazı da yapılmış bulunduğundan, Yargıtay’a ait olduğu, sanık …’in okuma yazmasının bulunmadığı, bu hususun hükümlü bulunduğu cezaevine yazılan müzekkere cevabı ile doğrulandığı, sanığın adresine çıkarılan tebligatın sanığın tebliğden imtina etmesi üzerine mahalle muhtarına bırakılarak 20.01.2015 tarihinde tebliğ edildiği, sanığın 01/04/2015 tarihli dilekçesinde okuma yazması olmadığından kararı temyiz edemediğini, kararın kendisine tebliğine kadar temyiz hakkını saklı tuttuğunu bildirdiği, mahkemesince sanık … hakkında infazın durdurulmasına ve temyiz talebinin kabulüne ilişkin 13/12/2016 tarihli ek karar verildiği, sanık …’in müdafine gerekçeli kararın 21.01.2015 tarihinde tebliğ edildiği, sanığın bu tarihte cezavevinde olduğu, sanık …’un 20.03.2017 tarihli dilekçesinde kendisine tebligat yapılmadığından temyiz hakkını kullanamadığını beyan ettiği, mahkemesince sanık … hakkında infazın durdurulmasına ve temyiz talebinin kabulüne ilişkin 24/03/2017 tarihli ek karar verildiğinin anlaşılması karşısında; sanıklar … ve …’in öğrenme üzerine gerçekleşen temyiz istemlerinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
A)Sanıklar …, … ve … hakkında kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Hapis cezasına mahkumiyetin yasal sonucu olarak, sanıklar hakkında TCK’nun 53. maddesinin uygulanması gerektiğinin, infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre, sanıklar …, … ve …’in temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
B)Sanık … hakkında kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1) Sanık hakkında hüküm kurulurken tekerrüre esas alınan mahkumiyet hükmünün, suç tarihinden sonra kesinleştiği ve tekerrüre esas teşkil etmeyeceği gözetilmeyerek, yazılı şekilde karar verilmesi,
2) Hapis cezasına mahkumiyetin yasal sonucu olarak, sanıklar hakkında TCK’nun 53. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’in temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, “TCK’nun 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların” hükümden çıkartılması. ile hüküm fıkrasına, TCK’nun 53. maddesinin Anayasa Mahkemesinin 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına” cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.