Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2019/12355 E. 2019/16936 K. 26.12.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/12355
KARAR NO : 2019/16936
KARAR TARİHİ : 26.12.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi
HÜKÜM: Mahkumiyet

Yerel mahkemece sanıklar hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanık … hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan verilen hüküm incelemesinde;
UYAP’tan alınan nüfus kaydına göre, sanık 07.04.2017 tarihinde vefat ettiğinin belirtilmiş olması karşısında; 5271 sayılı CMK’nun 223/8 ve TCK’nun 64/1. maddeleri gereğince sanığın vefat etmesinin anlaşılması hâlinde kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
II-Sanık … ’ın hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
a) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03/06/2014 tarih, 2013/13-203 Esas ve 2014/308 Karar sayılı kararında; “Sanığın suç eşyası olan motosikleti kimlik bilgilerini ve açık adresini bilmediği bir kişiden aldığını söylemesi, soruşturma ve kovuşturma makamlarının ısrarına rağmen aracı aldığını iddia ettiği kişiye ait kimlik ve adres bilgileri vermekten kaçınması ve sabıkalı geçmişi de dikkate alındığında hırsızlık suçlamasıyla muhatap olan sanığın sadece hayali bir isim zikretmekle suçlamadan kurtulmayacağını bilecek yaşam ve adli tecrübeye sahip olması ve gerçekte var olan bir kişiden aracı emanet alması durumunda suçlamadan kurtulmaya yönelik olarak motosikleti satın aldığını söylediği kişinin bulunması için daha etkin bir çaba göstermesi gerektiği hususları birlikte değerlendirildiğinde, sanığın eyleminin suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunu değil, hırsızlık suçunu oluşturduğunun kabulünde zorunluluk bulunmaktadır.” şeklindeki açıklamalar ışığında, suça konu motosikleti ismini bilmediği bir kişiden satın aldığını savunması, suça konu motosikletin alışverişine ilişkin belge gösterememesi ve satışı belgelemek adına hiçbir çabasının olmaması, satın aldığını ifade ettiği kişinin kimliği ve ulaşılması konusunda kaçamaklı savunması, sanığın suçtan ve cezadan kurtulmaya yönelik soyut beyanları, Ceza Genel Kurulu kararında da ifade edilen olayda olduğu gibi itibar edilmesinin mümkün olmadığı hususu karşısında; sanık … ’in eyleminin hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan hüküm kurulması,
Kabule ve uygulamaya göre de;
b) Hükümden sonra 24.10.2019 tarihinde 30928 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik yapılmasına dair kanunun 26. maddesi ile değişiklik 5271 sayılı CMK ‘nın 253. maddesinin 1. fıkrasının b bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK ‘nın 165. maddesinde tanımı yapılan suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun uzlaşma kapsamına alınmış olması karşısında , suçun niteliği, cezanın türü ve süresine göre , hükümden sonra yürürülüğe giren vaki değişiklikler karşısında; 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi gereğince sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu ,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar … ve …’ın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sanık … açısından diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca sanık …’ın kazanılmış hakkının GÖZETİLMESİNE, 26.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.