Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2018/486 E. 2019/3205 K. 12.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/486
KARAR NO : 2019/3205
KARAR TARİHİ : 12.03.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAMEDEKİ İSTEK : Onama

Yerel mahkemece sanık … hakkında hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
Dosya kapsamında diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suç tarihi itibarıyla sanığın adli sicil kaydında sadece hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin bir ilam mevcut olup, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.02.2008 gün ve 346-25 sayılı kararında vurgulandığı üzere, kurulan mahkumiyet hükmünün hukuki bir sonuç doğurmamasını ifade eden ve doğurduğu sonuçlar itibarıyla karma bir özelliğe sahip bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun, davayı sonuçlandıran ve uyuşmazlığı çözen bir hüküm niteliğinde olmadığı, dolayısıyla suç tarihi itibarıyla sanığın kasten suç işlediğine dair kesinleşmiş mahkumiyet kararının bulunmadığı ve ”…Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez…” şeklinde düzenlenen 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinin 8. fıkrasına eklenen 2. cümlesinin hükmünün suç tarihinden sonra yürürlüğe girdiği, sanığın mağdurun zararını kovuşturma aşamasında tamamen giderdiği, duruşma tutanaklarına yansıyan olumsuz bir davranışının bulunmadığı gözetilmeden, ” sanık hakkında yasal şartlar oluşmadığından hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve erteleme hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına” şeklinde yasal olmayan ve yetersiz gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına ve ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi,
2-Sanık hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümde TCK’nun 116/2-4 ve 119/1-c maddeleri uyarınca tayin edilen 2 yıl hapis cezasından aynı Kanun’un 62/1. maddesine göre 1/6 oranında indirim yapılırken 1 yıl 8 ay yerine 1 yıl 10 ay hapis cezasına hükmedilmek sureti ile fazla ceza tayini,
3-Müştekinin, mahkemede 27/03/2014 tarihli celsede; sanık tarafından zararının dava açıldıktan sonra karşılandığını beyan etmesi karşısında, sanık hakkında mala zarar verme suçu yönünden 5237 sayılı TCK’nun 168/2. maddesine göre indirim yapılması gerektiği gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’ın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 12/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.