Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2018/3771 E. 2019/5126 K. 10.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/3771
KARAR NO : 2019/5126
KARAR TARİHİ : 10.04.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel mahkemece, sanık hakkında hırsızlık suçundan verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz sebepleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1-Sanık hakkında tekerrür hükümleri uygulanırken tekerrüre ilişkin uygulama maddesinin ve tekerrüre esas alınan ilamın denetime imkan verecek şekilde hüküm fıkrasında gösterilmemesiyle birlikte; sanığın tekerrüre esas alınabilecek ilamlarında 5237 Sayılı TCK’nun 31/3. maddesi uyarınca yaş küçüklüğü nedeniyle indirim yapıldığı ve aynı Yasa’nın 58/5. maddesi uyarınca fiili işlediği sırada 18 yaşını doldurmamış kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı, sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas başkaca ilamının da bulunmadığının anlaşılması karşısında, tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
2- T.C. Anayasa Mahkemesi’nin, TCK’nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK’nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3-Sanığa yargılama gideri olarak yükletilen zorunlu müdafiilik ücretinin, 5271 sayılı CMK’nun 101/3. maddesi uyarınca soruşturma aşamasında yapılan sorgu esnasında mahkemece sanığa savunmak üzere bir avukatın görevlendirilmesinden kaynaklandığı ve yasal zorunluluğa dayanması nedeniyle, zorunlu müdafi için ödenen avukatlık ücretinin sanığa yargılama gideri olarak yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi,
4-Zorunlu müdafii ücreti düşüldükten sonra, geriye kalan yargılama giderinin 6352 sayılı Yasa’nın 100. maddesi ile CMK’nun 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğu ve bu nedenle sanığa yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’nun temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından 5237 sayılı TCK’nun 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılması, T.C. Anayasa Mahkemesi’nin, TCK’nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; “TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan kısım ile yargılama giderlerine ilişkin bölümün” hükümden çıkartılarak, yerlerine “TCK’nun 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi’nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına” ve “sanığa soruşturma aşamasında tayin edilen zorunlu müdafii ücretinin zorunlu kamu masrafı olması nedeniyle Devlet Hazinesi üzerinde bırakılmasına; geriye kalan 9,00 TL yargılama giderinin 6352 sayılı Yasa’nın 100. maddesi ile CMK’nun 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle hazine üzerinde bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle,usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.