Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2017/5157 E. 2018/662 K. 16.01.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/5157
KARAR NO : 2018/662
KARAR TARİHİ : 16.01.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Hakkındaki hükmün açıklanması geri bırakılan suça sürüklenen çocuğun 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/11. fıkrasında yer alan “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suçu işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurabilir.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, dosyanın yeniden ele alınmasına yönelik ihbarda bulunan Foça Asliye Ceza Mahkemesi’nin 14.03.2014 tarih, 2012/404 Esas ve 2014/186 Karar sayılı ilamında; suça sürüklenen çocuğa TCK’nın 86/2-3(e) maddeleri uyarınca 1.500,00 TL adli para cezası verildiği, 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve suça sürüklenen çocukların üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlarının da uzlaşma kapsamına alındığı anlaşıldığından, söz konusu ilamda uzlaşma hükümlerinin uygulanıp uygulanmadığı ve suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içerisinde başka bir suç işleyip işlemediği de araştırılarak sonucuna göre, hükmün açıklanma koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
2-Suça sürüklenen çocuk …’ın, etrafı duvarlarla çevrili olan site içerisinde kilitlenmeksizin park edilen müştekiye ait motosikleti çalması şeklindeki eyleminin 5237 sayılı TCK’nın mülga 142/1-b maddesinde düzenlenen ”Bina içinde muhafaza altına alınan eşya hakkında hırsızlık” suçuna vücut verdiği gözetilmeden, aynı Kanun’un 141/1. maddesinden hüküm kurulması,
3-Suç tarihi olan 29.08.2011 günü yaz saati uygulaması ile birlikte güneşin 19.49’da battığı, 5237 sayılı TCK’nın 6/1-e maddesi göz önüne alındığında saat 20.49’dan sonrasının gece vakti olduğu, suça sürüklenen çocuğun müdafii eşliğinde alınan savcılıktaki savunmasında suçu saat 23.00 sıralarında işlediğini beyan ettiğinin anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK’nin 143/1. maddesinin uygulanmaması suretiyle eksik ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuğun kazanılmış hakkının gözetilmesine, 16.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.