Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2017/346 E. 2018/17158 K. 27.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/346
KARAR NO : 2018/17158
KARAR TARİHİ : 27.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme, resmi belgede sahtecilik, iftira, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel mahkemece hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme, resmi belgede sahtecilik, iftira ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanık …’ın müşteki …’a yönelik hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme, müşteki …’e yönelik konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme, müşteki …’a yönelik iftira suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelenmesinde;
Sanık tarafından suçta kullanılan aracın kiralanmasında müşteki …’a bilgilerin olduğu ait nüfüs cüzdanının kullanılmış olması sebebi ile, müşteki hakkında iddianame düzenlenmesine sebep olduğu anlaşıldığından tebliğnamede ki iftira suçu yönünden bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
Sanık … hakkında müştekiler …’a yönelik hırsızlık, mala zarar verme, ile …’e yönelik mala zarar verme suçlarında suça konu eşyaların iade veya tazminini sanıklardan bir ya da birkaçının sağlaması halinde diğer sanıkların bundan etkilenme koşullarını da açıklığa kavuşturan Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 13/12/2016 tarih, 2013/13-482 Esas ve 2016/1242 Karar sayılı kararı karşısında; iadeye katkısı bulunmayan ve üzerine atılı suçu kabul etmeyip herhangi bir pişmanlık da göstermeyen sanık hakkında TCK’nın 168. maddesinin uygulanması aleyhe temyiz bulunmadığından, Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık …’ın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II-Sanık hakkında müşteki …’e yönelik hırsızlık, müşteki a yönelik resmi belgede sahtecilik ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
1-Sanık … hakkında müşteki …’e yönelik hırsızlık suçundan kurulan hüküm yönünden,
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; hırsızlık suçunun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-)Müşteki Osman Uğur Özgül’ün evinden çalınan eşyasının bulunmadığını beyan etmesi karşısında, sanığın eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı halde TCK’nın 35. maddesinin uygulanmayarak fazla ceza tayini,
b-)Sanığın hırsızlık suçuna konu eşyaların iade veya tazminini sanıklardan bir ya da birkaçının sağlaması halinde diğer sanıkların bundan etkilenme koşullarını da açıklığa kavuşturan Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 13/12/2016 tarih, 2013/13-482 Esas ve 2016/1242 Karar sayılı kararı karşısında; iadeye katkısı bulunmayan ve üzerine atılı suçu kabul etmeyip herhangi bir pişmanlık da göstermeyen sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
2-Sanık … hakkında resmi belgede sahtecilik suçu yönünden hüküm kurulurken;
06 EK 411 plakalı araçla ilgili olarak müşteki …’ın adını kullanarak kira sözleşmesi yaptığı ve ekinde …’a ait kimlik bilgisinin yazılı, ait üzerinde kendi fotoğrafı bulunan nüfus cüzdanını ibraz ettiği, müşteki …’a ait kimlik bilgisinin yazılı, kimlik fotokopisinin, ilgili nüfus müdürlüğüne gönderilerek, bu nüfus cüzdanı fotokopisinde bulunan fotoğraf dikkate alınarak, kendileri tarafından düzenlenip düzenlenmediği araştırılıp, mümkünse suça konu kimlik fotokopisi üzerinden aldatıcılık yeteneğine dair inceleme yaptırılıp, sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği halde eksik kovuşturma ile hüküm kurulması,
3-Sanık … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu yönünden hüküm kurulurken; işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasına sebep olduğu müşteki …’a kolluk tarafından telefonla ulaşılması üzerine, …’ın emniyete gelerek müşteki sıfatı ile ifade verdiği, göz altına alınma, tutuklanma tedbirlerinin müşteki hakkında uygulanmadığı bu hali ile TCK’nın 109/1 maddesinde düzenlenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsurları oluşmadığı gözetilmeyerek, yersiz ve hatalı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
4-T.C. Anayasa Mahkemesi’nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK’nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’ın temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış haklarının gözetilmesine, 27.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.