Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2016/19306 E. 2018/15940 K. 11.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/19306
KARAR NO : 2018/15940
KARAR TARİHİ : 11.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A-Sanık hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesi neticesinde;
Dairemizce de benimsenen ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.03.2013 günlü, 2012/6-1232 Esas ve 2013/106 Karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, çalınan malın 3. kişiye satılması halinde; 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesinin uygulanabilmesi için hırsızlık suçunun failinin, sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın, hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlamasının tek başına yeterli olmadığı, failin bizzat pişmanlık göstererek, satın alan iyiniyetli ise; sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlamasının yanında aynen geri verme veya tazmin suretiyle satın alanın zararını da gidermesi, kötü niyetliyse; satın alandan elde ettiği para veya sağladığı menfaati, kazanç müsaderesine konu edilmek üzere soruşturma makamlarına teslim etmesi gerekir.  Esasen iyi niyetli olan satın alanda bulunan ve hırsızlık suçuna konu olan eşyaya el konulamaz. Hırsızlık suçuna konu eşyaya el konulmasına rağmen, failin satın alandan aldığı para veya sağladığı menfaatin satına alana iade edilmemesi halinde, satın alana Devlet eliyle haksızlık yapılmış olur.
Somut olayda, satın alan hakkında TCK’nın 165. maddesinden hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiğine göre, kötü niyetli olarak kabul edilmesi gereken satın alanın ödediği paranın kazanç müsaderesine konu edilmek üzere soruşturma makamlarına teslim etmesi halinde, etkin pişmanlık hükümleri uygulanabileceği için TCK’nın 168/1. maddesinin uygulanma koşulları bulunmadığı hâlde sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık … müdfiinin temyiz nedeni yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,

B-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesi neticesinde;
1-Mağdurun ve sanığın kovuşturma aşamasında alınan beyanlarında, eve açık olan balkon kapısından girildiğini bildirmiş olmaları ve hükmün gerekçesinde mala zarar verme suçu yönünden herhangi bir kabulün de bulunmadığının anlaşılması karşısında; sanığın olay yerine maddi zarar verip vermediğinin tespiti ile karar yerinde tartışılması sonucu sanığın hukuki durumunun tayini gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Kabule göre de; TCK’nın 151/1 maddesi uyarınca verilen 4 ay hapis cezasından TCK’nın 62. maddesi uyarınca indirim yapılırken 3 ay 10 gün hapis cezası yerine 3 ay 15 gün hapis cezasına hükmedilmek suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 11.12.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.