Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2016/13043 E. 2018/13660 K. 01.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/13043
KARAR NO : 2018/13660
KARAR TARİHİ : 01.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; hırsızlık suçunun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Olay yeri görgü tespit tutanağına göre, suça konu yerin faal olmayan bir fabrika olduğunun belirtilmesi karşısında; söz konusu fabrikanın dışarıdan anlaşılabilecek şekilde işaret, tel örgü, duvar ve benzeri araçlarla çevrili olup olmadığı, bina niteliğinde olup olmadığının tespiti açısından gerekirse mahallinde keşif yapılıp bilirkişi raporu da alınarak suç vasfı belirlendikten sonra, sonucuna göre eylemin 5237 sayılı TCK 141/1, 142/1-b maddelerinden hangisine uyduğunun tartışılıp değerlendirilmesi gerekirken, eksik kovuşturma ile yasal ve yerinde olmayan gerekçeyle yazılı şekilde TCK’nın 142/2-4 maddesinden hüküm kurulması ve ayrıca müşteki dinlenilmek ve gerekirse kolluk araştırması da yapılmak suretiyle, suça konu yerin suç tarihi itibariyle faal olup olmadığı, üretimin durdurulup durdurulmadığı, salt eşya muhafazası için mi kullanıldığı, herhangi bir ticari faaliyetin yürütülüp yürütülmediği saptanmadan eksik kovuşturma ile yazılı şekilde iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan hüküm kurulması,
2-T.C. Anayasa Mahkemesi’nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK’nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3- Sanıkların paylarına düşen yargılama giderlerinin 6352 sayılı Kanun’un 100. maddesi ile 5237 sayılı CMK’nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğu ve bu nedenle sanıklara yargılama gideri olarak yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’ın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, hükmü temyiz etmeyen sanıklar … ve …’a sirayet ettirilmesine, 01/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.