YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/9787
KARAR NO : 2016/2452
KARAR TARİHİ : 29.02.2016
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme, kasten yaralama, işyeri dokunulmazlığını ihlal
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Sanık … hakkında katılanlar … ve …’e karşı kasten yaralama suçundan kurulan hükümlerin ve sanık … hakkında katılan …’e karşı kasten yaralama suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesi neticesinde;
14/04/2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000,00 TL’ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, kasten yaralama suçundan dolayı tayin edilen 2.000,00 TL ve 3.000,00 TL adli para cezasına ilişkin hükümlerin, cezanın türü ve miktarı itibariyle temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasa’ın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi gereğince sanık … müdafiinin temyiz talebinin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
2-Sanık … hakkında katılan …’e karşı mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesi neticesinde;
Sanık hakkında mala zarar verme suçundan 5271 sayılı CMK’nın 231/5. maddesi uyarınca verilen ”hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” ilişkin karara karşı, 5271 sayılı CMK’nın 231/12. maddesine 06.12.2006 tarih ve 5560 sayılı Yasa ile eklenen fıkra uyarınca itiraz yolu açık olup, temyiz olanağı bulunmadığından, sanık … müdafiinin bu konudaki temyiz isteğinin 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, 5271 sayılı CMK’nın 264/1. maddesi uyarınca sanık müdafiinin yasa yolu ile merciinde yanılması, haklarını ortadan kaldırmayacağından, aynı maddenin 2. fıkrasına göre itirazı incelemeye yetkili ve görevli mahkemeye iletilmek üzere, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE,
3-Sanık … hakkında katılanlar …, …, …’ya karşı karşı kasten yaralama suçundan kurulan hükümlerin ve sanık … hakkında katılan …’e karşı mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesi neticesinde;
TCK’nın 50/2 maddesindeki “Suç tanımında hapis cezası ile adli para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hallerde, hapis cezasına hükmedilmişse; bu ceza artık adli para cezasına çevrilemez.” şeklindeki düzenleme karşısında sanık hakkında hapis cezası tercih edildikten sonra adli para cezasına çevrilerek yukarıdaki hükme aykırılık meydana getirilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık …’in temyiz nedeni yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
4-Sanık … hakkında katılan …’e karşı hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesi neticesinde;
Eylemin gece vakti işlendiği anlaşılmasına rağmen sanığa verilen cezada TCK’nın 143. maddesi uyarınca artırım yapılmaması ve eylemin TCK’nın 142/1-e maddesinde öngörülen suçu oluşturduğu halde 141/1 maddesi ile uygulama yapılması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Mahkemece 5271 sayılı Yasa’nın 150/2. maddesi uyarınca, savunmasını yapmak üzere zorunlu müdafinin görevlendirilmesi nedeniyle, müdafiye ödenen avukatlık ücretinin dosyadaki bilgilerden yeterli mali geliri bulunmadığı anlaşılan sanığa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi suretiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye aykırılık meydana getirilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından zorunlu müdafiiye ilişkin yargılama giderlerinin sanıktan alınmasına ilişkin bölüm çıkarılarak, yerine ”hazine üzerinde bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, bozma nedeninden sanık …’in de yararlandırılmasına,
5-Sanık … hakkında katılan …’e karşı geceleyin işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesi neticesinde;
Sanığın henüz kapatılmamış olan umuma açık kahvehaneye girdiği anlaşıldığından suçun unsurları oluşmadığı halde beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’in temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 29.02.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.