Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2015/95 E. 2015/356 K. 06.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/95
KARAR NO : 2015/356
KARAR TARİHİ : 06.04.2015

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanık …’un 10.05.2007 günü yüze karşı verilen hüküm sonrası tarih içermeyen dilekçe ile hükmü temyiz ettiğini belirttiği, dilekçede hakim havalesi bulunmadığı, sanığın yüzüne karşı verilen kararda yasa yolu başvurusu için “tefhim/tebliğden itibaren 7 gün içinde verilecek dilekçe ile Yargıtay yolu açık olmak üzere” denmek suretiyle başvuru süresinin başlangıcının yanılgıya neden olacak şekilde gösterilmiş olduğu, buna göre sanığın temyiz talebinin süresinde olduğunun kabul edilmesi gerektiğinin anlaşılması karşısında tebliğnamedeki red düşüncesi benimsenmemiştir.
I-Sanıklar … ve … hakkında kurulan hükümlerin incelemesinde;
Sanık … hakkında erteleme hükümleri değerlendirilirken, tekrar suç işlemeyeceği yönünde olumlu kanaat gelmediğinden bahisle uygulanmamasına karar verildiği, aynı gerekçenin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK’nun 231/6-b. maddesi uyarınca da aranan şartlardan olduğunun anlaşılması, sanık …’un kasıtlı suçtan hükümlülüğünün bulunması karşısında, sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümlerin uygulama olanağı bulunmadığı anlaşılmakla yapılan incelemede,
5237 sayılı TCY’nin 53. maddesinin uygulandığı kararda belirtilmemişse de, hükümlülüğün yasal sonucu olarak infazda gözetilmesi olanaklı kabul edilmiş; suçun işlenmesine doğrudan katılan sanık … hakkında 5237 sayılı TCY’nin 37. maddesi yerine 39. maddesiyle hüküm kurulması karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık … müdafii ve sanık …’un temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
II-Suça sürüklenen çocuk … hakkında kurulan hükmün incelemesine gelince;
Suçun işlendiği 13.03.2007 tarihi ile inceleme tarihi arasında suça sürüklenen çocuk hakkında uygulanan 5237 sayılı TCY’nin 142/1-b, 31/3. maddelerinde öngörülen cezanın tür ve süresine göre aynı Yasa’nın 66/1-e, 66/2. maddelerinde yazılı 7 yıl 12 aylık sürenin geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz itirazları ve tebliğnamedeki düşünce bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 Sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
III-Sanık … hakkında kurulan hükmün incelemesine gelince;
İddianamenin … adına düzenlenip adı geçen hakkında hüküm kurulmasından sonra dosya içinde vekaletnamesi bulunan … müdafii Av. ….’in 30.04.2012 dilekçe içeriğinde özetle, ”müvekkilinin dosyadan haberdar olmadığını, suça konu fiili gerçekleştiren kişinin müvekkilinin kimlik bilgilerini kullandığını, gerçek failin … olduğunu” belirtmesi karşısında; sanığın gerçek kimlik bilgilerinin araştırılarak (yanlış kimlik bilgileri ile dava açıldığının tespiti halinde yeniden iddianame düzenlenmesi gerektiğinin gözetilmesi suretiyle) duraksamaya yer vermeyecek biçimde tespit edilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 06.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.