Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2015/6304 E. 2015/8835 K. 05.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/6304
KARAR NO : 2015/8835
KARAR TARİHİ : 05.11.2015

Tebliğname No : 6 – 2013/21748
MAHKEMESİ : Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 20/10/2010
NUMARASI : 2010/205 (E) ve 2010/805 (K)
SUÇ : Hırsızlığa teşebbüs

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Dosya içeriğine göre suç nedeniyle oluşan bir zararın bulunmadığı, sanığın suç tarihinde sabıkasının bulunmadığı, mahkemenin “sanığın daha önceden üç aydan fazla hapis cezasına mahkumiyetine ilişkin kasıtlı suç işlememesi, suç işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolaysıyla yeniden suç işlemeyeceği konusunda mahkemeye olumlu kanaatini” gerekçe göstererek sanık hakkında verilen cezanın 5237 sayılı TCK’nın 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verirken,“ mahkemece tespit edilen kişilik özellikleri, duruşmadaki tutum ve davranışları, etkin pişmanlık hususunun gerçekleşmediği göz önünde bulundurularak hükmün açıklanmasının geri bırakılması durumunda yeniden suç işlemekten çekineceği kanısına ulaşılmadığını” gerekçe gösterip, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar vererek çelişki yaratması,
2-Sanık müdafiinin son oturumda lehe olan hükümlerin uygulanmasını talep etmesine rağmen TCK’nın 50. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin bir karar verilmemesi,
3-Adli emanetin 2010/3305 sırasında kayıtlı eşyalar hakkında herhangi bir karar verilmemiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık İ.. K.. müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 05.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.