YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/5480
KARAR NO : 2015/8999
KARAR TARİHİ : 10.11.2015
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
A-Sanık … hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Hüküm fıkrasında uygulama maddesinin gösterilmemiş olması, gerekçe kısmında TCK 142/2-d maddesinin uygulandığının yazılması karşısında, giderilebilir eksiklik olarak görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Müştekinin suç tarihinde motosikletine ait anahtarı, işyeri olan çay ocağının rafına saat 08.30 ‘da bıraktığını, işyerini kapatacağı sırada saat 20.00 ‘de rafa baktığında ise yerinde olmadığını ifade ettiği, sanıklar ise aradan 10 gün geçtikten sonra yakalandıklarında suçlamayı kabul etmedikleri, bu nedenle suçun belirlenemeyen bir zaman diliminde işlendiği anlaşılmakla,
2-Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan, aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Yargılama giderinin 6183 sayılı Kanun’un 106. maddesinde belirlenen 20.00 TL’den az olması nedeniyle 6352 sayılı Kanun’un 100. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 324/4. maddesi gereğince Hazineye yükletilmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’nın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükümden TCK 143. maddenin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak, sonuç cezanın “3 yıl hapis cezası” olarak belirlenmesine, hüküm fıkrasından “TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ” ilişkin bölümün çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” yargılama gideri ilişkin bölüm çıkarılarak, yerine ” 6352 sayılı Kanun’un 100. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 324/4. maddesi gereğince hazineye yükletilmesine” cümlelerinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B-Sanık… hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanık … ve diğer sanık….’in suça konu motosikleti iteklerken polis tarafından görüldüğü, polislerce hırsızlık suçlarına ilişkin tanınan sanık …’in motosiklete ait kontak anahtarı ile kaçtığı, sanık …’un ise motosikletin yanından ayrılmadığı, diğer sanığa motosikleti çalıştırması husunda yardım ettiğini belirterek hırsızlık suçunu kabul etmediği, sanığın hırsızlık suçuna iştirak ettiğine dair delil bulunmadığı ancak, eylemin TCK’nın 165. maddesinde düzenlenen suç eşyasını kabul etme suçunu oluşturduğunun gözetilmemesi,
2-Kabul ve uygulamaya göre de;
a-Müştekinin suç tarihinde motosikletine ait anahtarı, işyeri olan çay ocağının rafına saat 08.30 ‘da bıraktığını, işyerini kapatacağı sırada saat 20.00 ‘de rafa baktığında ise yerinde olmadığını ifade ettiği, sanığın ise aradan 10 gün geçtikten sonra yakalandıklarında suçlamayı kabul etmedikleri, bu nedenle suçun belirlenemeyen bir zaman diliminde işlendiği anlaşılmakla,
b-Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan, aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … ‘nin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 03.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.