YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/5323
KARAR NO : 2015/8445
KARAR TARİHİ : 02.11.2015
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
07.07.2010 tarihinde saat 03.00 sıralarında katılana ait evde hırsızlık yapmaya karar veren sanıklar … ve …’ün birlikte olay yerine gittikleri, burada sanık İsa’nın tırmanarak katılanın evinin camından içeriye girdiği, bu esnada dışarıda sanık Uğur’un gözcülük yaptığı, sanık İsa’nın bir elbise kılıfını camdan aşağıya attığı, katılanın komşusu olan tanık … tarafından sanıkların görülmesi ve polise haber vermesi üzerine sanıklardan İsa’nın evin içerisinde, …’un da katılanın evinin karşısında bulunan duvarın arkasına saklanmış vaziyette yakalandığı ve eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı, hırsızlık suçunun sanıklar… ve … tarafından aynı suç işleme kastı ile fikir ve eylem birliği içerisinde işlendiğinin oluşa uygun kabulden anlaşılması karşısında; sanık …’un eyleminin, 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 35, 143/1. maddesinde yer alan hırsızlık suçunun yanında, aynı Kanun’un 116/2-4, 119/1-c maddelerine uyan konut dokunulmazlığını bozma suçunu da oluşturduğu gözetilerek, sanık Uğur hakkında zamanaşımı süresinde konut dokunulmazlığını ihlal suçundan işlem yapılması olanaklı görülmüştür.
Katılanın evinin önünde gözcülük yapan sanık …’un, konut dokunulmazlığını ihlal suçunun asli faili olduğu gözetilmeden, sanık …hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükümde TCK’nın 119/1-c maddesinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Kasten işlemiş olduğu suçlar için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan, aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık..’ün, temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına” ilişkin bölümün çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.