Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2015/4925 E. 2015/7271 K. 12.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4925
KARAR NO : 2015/7271
KARAR TARİHİ : 12.10.2015

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suç tarihinde 15-18 yaş aralığında bulunan sanık hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanun’u 35/1 maddesi uyarınca sosyal inceleme raporu alınmaması ve alınmama sebebinin de gerekçeli kararda belirtilmemesi,
2-Mahkemece 5271 sayılı Yasa’nın 150/2. maddesi uyarınca, 18 yaşından küçük sanığın savunmasını yapmak üzere zorunlu müdafinin görevlendirilmesi nedeniyle, müdafiiye ödenen avukatlık ücretinin sanığa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi suretiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye aykırılık meydana getirilmesi,
3-İşyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan TCK’nın 31/3. maddesi gereğince 1/3 oranında indirim yapılırken cezanın 1 yıl yerine 1 yıl 2 ay hapis olarak belirlenip sonraki indirim hükümlerinin de bu ceza üzerinden hesaplanarak aleyhe olarak hapis cezasının tayin edilmesi,
4-Dairemizce de benimsenen ve Y.C.G.K.’nın 26.03.2013 günlü, 2012/6-1232 Esas ve 2013/106 Karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, çalınan malın 3. kişiye satılması halinde; 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesinin uygulanabilmesi için hırsızlık suçunun failinin, sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın, hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlamasının tek başına yeterli olmadığı, failin bizzat pişmanlık göstererek, satın alan iyiniyetli ise; sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlamasının yanında aynen geri verme veya tazmin suretiyle satın alanın zararını da gidermesi, kötü niyetliyse; satın alandan elde ettiği para veya sağladığı menfaati, kazanç müsaderesine konu edilmek üzere soruşturma makamlarına teslim etmesi gerekir.  Esasen iyiniyetli olan satın alanda bulunan ve hırsızlık suçuna konu olan eşyaya elkonulamaz. Hırsızlık suçuna konu eşyaya elkonulmasına rağmen, failin satın alandan aldığı para veya sağladığı menfaatin satın alana iade edilmemesi halinde, satın alana Devlet eliyle haksızlık yapılmış olur. Somut olayda, satın alan hakkında TCK’nın 165. maddesinden işlem dahi yapılmadığına göre, iyiniyetli olarak kabul edilmesi gereken satın alana ödediği paranın da iade edilmesi halinde, etkin pişmanlık hükümleri uygulanabileceği için TCK’nın 168/1. maddesinin uygulanma koşulları bulunmadığı hâlde sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması,
5- Kabule göre de;
Etkin pişmanlığın soruşturma aşamasında gerçekleşmiş olması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesi ile uygulama yapılırken, indirim oranının aynı Yasa’nın 168/2. maddesinde belirtilen ½ oranından fazla olması gerektiği gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, suça sürüklenen çocuğun CMUK 326/son maddesi uyarınca kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 12.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.