Yargıtay Kararı 17. Ceza Dairesi 2015/49 E. 2015/1134 K. 21.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/49
KARAR NO : 2015/1134
KARAR TARİHİ : 21.04.2015

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, konut dokunulmazlığını ihlal
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
A-Sanık …’in müştekilerden …’e karşı mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde:
Hükmolunan cezaların nevi ve miktarına göre 21.07.2004 gün ve 25529 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5219 Sayılı Yasanın 3/B madde ve fıkraları ile değişik 1412 Sayılı CMUK’nın 305/1. maddelerine göre hükmün temyizi kabil bulunmadığından 1412 Sayılı CMUK’nın 317. maddesi uyarınca sanık … ve müdafinin temyiz talebinin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE;
B-Sanık …’nin müştekilerden …, … ve …’a karşı hırsızlık ile sanık …’in müşteki …’a karşı hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Müştekilerden …’ın boruya zincirle bağlanıp kilitlenmiş bisikletinin çalındığının anlaşılması karşısında; sanık …’ın eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b maddesindeki suçu oluşturduğu, sanık …’in müşteki …’a yönelik suça doğrudan katılması nedeniyle hakkında 5237 sayılı TCK’nın 64/1 maddesi ile uygulama yapılması gerektiği, 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesi gereği indirim yapılaması halinde dahi 765 sayılı TCK’nın lehe olduğunun anlaşılmakla; sanık…’ın müşteki İsmail’e yönelik hırsızlık suçu ile ilgili lehe yasa değerlendirmesindeki eksiklikler bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanıklar … ve … ile müdafilerinin temyiz nedeni yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
C-Sanık …’in müşteki …’e karşı hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; atılı suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
18 yaşından küçük olan sanık hakkında hükmedilen para cezasının ödenmemesi halinde, hapse çevrilmeyeceği gözetilmeyerek 5275 sayılı Yasanın 106/4. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından ”ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceği konusunda sanığa ihtarat yapılmasına” ilişkin bölümün çıkartılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
D-Sanık … hakkında müştekiler …’a yönelik hırsızlık ve mala zarar verme, müşteki …a’a karşı hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma, müşteki …’e karşı mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan hükme yönelik temyiz incelemesine gelince;
1-Müştekilerden …’ın boruya zincirle bağlanıp kilitlenmiş bisikletinin çalındığının anlaşılması karşısında; sanığın eylemi 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b maddesindeki suçu oluşturduğu halde aynı Yasanın 141/1 maddesi ile uygulama yapılması,
2-Sanığın yakalandığında suçlarını ikrar edip hırsızlık yaptıkları yerleri ve çaldıkları malların yerini gösterdiği, bu şekilde müştekiler … ve …’a mallarının bir kısmının teslim edildiği ve iadenin kısmi olduğunun anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK’nın 168/4 maddesi gereğince müştekiler … ve …’ın kısmi iadeye rıza gösterip göstermeyeceği tespit edildikten sonra sanık hakkında uygulama yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Müştekiler … ve …’e yönelik konut dokunulmazlığını bozma suçlarının birden fazla kişi tarafından birlikte işlendiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 119/1-c maddesi ile de uygulama yapılmaması,
4-Suç tarihi itibariyle mala zarar verme suçunun takibinin şikayete tabi olduğu, müştekiler … ve …’ın şikayetçi olmadıklarını beyan ettiklerinin anlaşılması karşısında; sanık hakkında mala zarar verme suçları yönüyle düşme kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … ile müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, ilk hükümdeki ceza süresini aşmamak koşuluyla infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 21.04.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.